Ögeler etikete göre görüntüleniyor: gezegenler

Kuyruklu yıldız; Yunanca “kome” (saç) kelimesinden türeyen “kometesler” yani “saçlı yıldızlar” dır, aşağı yukarı 4,5 milyar yıl önce oluşan Güneş Sistemi’nden arda kalan buz kayalarıdır. Yörüngeleri, güneş sisteminin en soğuk ve karanlık köşelerinden, Güneş’in yakıcı sıcaklığına kadar uzanır ve Güneş’e göre ters yöndedir; çoğu, Neptün’ün daha ötesinde bulunan Kuiper kuşağından ve Oort Bulutu’ndan gelmektedir. Kuyruklu yıldızlar üç bölümden oluşur; çekirdek-saç-kuyruk. Kısa ve uzun dönemli olmak üzere iki gruba ayrılır; kısa dönemli kuyrukluyıldızların yörünge dönemleri “200 Jüpiter Kuyrukluyıldız Ailesi” olarak bilinir,  zamanla kuyrukluyıldızın yörüngesinin değişmesiyle  güneş sisteminin dışına fırlatılmasına ya da Jüpiter veya Güneş ile çarpışmasına neden olur. Kısa dönemlilere örnek olarak Halley (dönemi 76 yıl), Tempel-1 (5.5 yıl), Encke (3.3 yıl), Wild 2 (6.15 yıl) kuyrukluyıldızları verilebilir.Uzun dönemli kuyrukluyıldızların yörünge dönemleri ise 200 yıldan daha uzundur ve bunlar Oort Bulutu’ndan gelmektedir. Bu türden kuyrukluyıldızlara örnek olarak Hale-Bopp kuyrukluyıldızı (4 bin yıl) verilebilir. 

Kuyrukluyıldızlar içinde en iz bırakanı Halley Kuyrukluyıldızı’dır. Halley’e ait gözlemler, en azından Çinlilerin kayıtlarına göre M.Ö 240 yılına kadar dayanıyor ve 2000 yıldan fazla zamandan beri her perihel geçişte izleniyor. İngiliz astronom olan Edmond Halley’in zamanına kadar, kuyrukluyıldızların iç Güneş Sistemi’ne geçici olarak uğradıkları sanılıyordu; bunların, periyodik yörüngeler üzerinde hareket etmiş olabileceklerini kimse ciddi olarak düşünmemişti. Halley, Newton’un çekim kanunu ve gezegen yörüngelerini kullanarak bazı kuyrukluyıldızların yörüngelerini hesaplamıştır.  1986 yılında görüldüğünde büyük heyecan uyandırmıştı, kıyamet habercisi olarak görülen Halley, o günün Türkiye’sinde de dikkatleri gökyüzüne çekmiş, hatta Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç romanında olduğu gibi eserlere de konu olmuştur. Halley kuyrukluyıldızının 76 yıllık bir dolanım serüveni bulunuyor, ziyaret edeceği en yakın tarih 2062 yılında gerçekleşecektir.

Eski çağlarda, kuyruklu yıldızlar felaket habercisi, majör bir etki, büyük bir insanın doğmasına işaret, çok büyük bir olayın gerçekleşeceği,savaş ,salgın, yangın, patlama olarak düşünülürdü. Uğurlu sayan kültürlerin yanında uğursuz sayan yaklaşımlar daha ağırlıklı…

 

Yörüngeleri Dünya'yla çakıştığı için geçmişte Dünya'ya çarpmıştır ve gelecekte de çarpacaktır. Örneğin, 65 milyon yıl önce Meksika'daki Yucatan'a çarpan kuyruklu yıldız, Dünya'daki canlı yaşamın %75'ini yok etmiş, soru şu çarpması muhtemel olan bir kuyruklu yıldızın ne zaman çarpacağıdır !

Çinliler'in MÖ 300'e ait bir kitabında MÖ 1500'e kadar tarihlendirilmiş, 29 farklı kuyruklu yıldız benzeri gözlem ve bu yıldızlarla ilişkilendirilen çeşitli felaketlere dair bilgi yer almaktadır. "Kuyruklu yıldızlar habis yıldızlardır. Her zaman onlar güneyde gözüküyorlar, eskiyi silip yeniyi yerleştiriyorlar. Balıklar hasta oluyor, mahsuller tükeniyor, bozuluyor, imparatorlar ve halklar ölüyor, erkekler savaşa gidiyor. İnsanlar yaşamdan nefret ediyor ve onun hakkında konuşmak istemiyorlar."

"Bu göğe ait meşalelerle ölüm geldi. Onlar Dünya'yı bitmeyen bir ölü yakma ateşiyle tehdit ediyor. Çünkü semanın ve doğanın kendisi yaralandı ve insanların mezarları lanetlendi." (Marcus Manilius, Astronomica, MS 10-20)

Kuyruklu yıldızlar, büyük miktarlarda organik molekül içerir, bunlar Güneş sisteminin oluşumundan önce de vardı ve kaynağı, yıldızlararası nebuladır. sayısız mikroba ve birkaç kompleks türe bile yaşanabilir bir ortam sunarlar. İçlerinde, buz içinde uyumuş, donmuş ya da kayanın derinliklerinde çoğalabilen bakteri ve virüsler vardır. Bir kuyruklu yıldızGüneş'e yaklaştığında Güneş rüzgarlarıyla, yüzey tabakasındaki buz; ısınır, yumuşar ve buharlaşır ve ilk formunu kaybeder, milyonlarca mil uzunluğundaki kuyruğundan; kaya, toz, su buharı ve atıkları çevresine bırakır. Nadiren kuyruklu yıldızın kuyruğu, Dünya yörüngesini izler. Bu kayalar, tozlar ve su buharı, Dünya atmosferine isabet ettiğinde, kayan yıldızlar şeklinde tutuşur. 1910'da Halley kuyruklu yıldızının kuyruğu, Dünya'nın yakınından geçerken milyonlarca parçacık atmosfere çarptı. Gezegene, kuyruklu yıldıza ait tonlarca parça yağdı. Ancak onlara bağlanmış olan küçük parçacıklar, bazı mikroplar ve viral partiküller yanmadı. Bunun yerine onlar, atmosferin daha üst parçalarının üzerine düştü ve hava akımları onları yavaşça sürükledi. Yıllar içinde havada asılı kalıp, zamanla yumuşak bir şekilde aşağıya doğru, yeryüzüne; okyanus, nehir, hayvan, bitki ve insanlar üzerine düştü ve bu tarihi izleyen 1918-1920 İspanyol  grip salgınının belki de tohumları bu geçişle atılmıştı ve uygun koşullar oluştuğunda ki bunu akabinde görülen Encke kuyruklu yıldızı da yapmış olabilir; savaşın sonunda 37 milyon kişi yaşamını kaybetti. Ölenlerin bir çoğu ise kurşunla değil, hastalıkla-vebayla ölmüştü. Halley kuyruklu yıldızı ve sonrasında meydana gelen salgın hastalıklar arasında, açık ve kesin bir bağlantı olmaması ile birlikte dolaylı bağlantı kurulabilir;daha olası aday olan Encke kuyruklu yıldızı, 16 haziran 1908'de Dünya'ya yaklaştı. Tekrar 27 Ekim 1914'de ve 1918'te de günberi noktasındaydı. Her yaklaştığında Encke, buz, kaya, toz döktü. Sayesinde Dünya atmosferi, yol yol boyanmıştı. Pek çok bilim adamı, Encke kuyruklu yıldızının büyük bir parçasının koparak Dünya'ya düştüğünü ve 1908'de Tunguska üzerinde patlayarak; yüzlerce mil içinde ormanların yerle bir olmasına sebep olduğunu söylüyor.

Washington'daki Armed Forces Institute of Pathology'den bilim adamları; 2005'de Alaska topraklarında donmuş bir şekilde korunmuş olan vücuttan, 1918'deki virüsü yaşama döndürdü. Gördükleri şey tamamen yeni bir virüsün, eski bir virüsle birleşerek; gen değişimi yapması sonucu oluşan, daha ölümcül ve patojenik bir grip virüsüydü. Onlar 1918 İspanya grip virüsünün gökten geldiğini ve ilk önce kuşlarıdaha sonra da insanları öldürdüğünü onaylıyorlar.

Sars, 8.384 insana bulaştı ve 770 kişi öldü. Çin, Hong kong, Tayvan ve Kanada'da görüldü. Bazı bilim adamları sarsın, insanlıkta doğal olarak geliştiğine inanıyor. Diğerleri ise onun bir hayvandan -tavuk ya da egzotik bir kuştan- insana geçtiğini düşünüyor. Fakat bir grup İngiliz bilim adamı, daha uzak bir kaynak öneriyor: Uzay..

İngiliz tıp dergisi "Lancet"e gönderilen bir mektupta, Galler'deki, Cardiff Üniversitesi'nden Chandra Wickramasinghe ve öteki bilim adamları, sars virüsünün dış uzay kaynaklı olup; Dünya'ya düşmüş olacağını ve salgının Çin topraklarında başladığını ileri sürüyor. Wickramasinghe: "Bu kesinlikle böyledir demiyoruz fakat bu teori yabana atılır bir teori değildir." diyor. Bu virüsün yeni çıkmış bir virüs olması, dış kaynaklı olma argümanını kuvvetlendiriyor. Teoriye gore; stratosferdeki virüs, ilk önce stratosferin ince olduğu Himalayalar'a düşmüş sonra da diğer komşu bölgelere ulaşmıştır. "Büyük salgınların alışılmadık yapıları, örneğin 1917-19'daki grip salgını gibi, bulaşma derecelerinin kolaylıkla açıklanamaması, epidemiyolojik modelde bir uzay olayını karakterize ediyor." diyor ve ekliyor:

"Bölgesel olarak kişiden kişiye bulaşma meydana gelmesine rağmen; hastalık, Dünya'nın çok geniş bir bölgesinde aynı anda gözüktü. Diğer taraftan da hastalığın, bulaşarak, yakın bölgeler arasında bile yayılması uzun zamanlar aldı.

Bu hal içinde bulunduğumuz zaman bölgesinde Covid-19’un durumu ile benzeşlik taşıyor.Salgın hastalıkları tetikleyen gökyüzü semboliklerine iklim değişikliği ile donmuş halde bulunan organizmaların uyanması ve bunun küresel boyuttaki etkisi açıklanabilir, ve önümüzdeki Atlas kuyruklu yıldızının bir hayli yakın bir şekilde geçecek olması salgın hastalık ve diğer felaketlerin de kuyruklu yıldızlarla olan bağını açıklayabilir.

2019 yılı Aralık ayında keşfedilen Atlas kuyruklu yıldızı  (Comet ATLAS C/2019 Y4), Güneş Sistemi içinde ilerledikçe parlaklığını arttırmaya başladı. Nisan sonu Mayıs başı gibi gökyüzünde çıplak gözle görülmesi beklenen kuyruklu yıldız parçalara ayrılarak parlaklığını azaltmaya başladı. Kuyruklu yıldız parlak yeşil renkte başladı yolculuğuna, 12 Nisan 2020 günü ise Atlas kuyruklu yıldızı parçalara ayrılmış olması daha büyük bir felaketten kurtarmış olabileceğimizin işareti… Bu durum aslında birçok kuyruklu yıldızın başına gelebilen bir durumdur. Güneş’ten oldukça uzakta soğuk bölgelerden gelen bu gök cisimleri Güneş’e yaklaşması sonucunda oluşan, ısıl ve çekimsel pertürbasyon etkileri nedeniyle parçalara ayrılabilmektedir.

Pluto ötesi konumlanma, eris efektini içine aldığından kadimlerden bu yana kuyruklu yıldızların parçalanmasından dünya atmosferinde felaketleri tetiklediğinden korkulduğu için beşer için hayra yorulmaz demiştim, diğer yandan manevi uyanış, atmosfere girerek insana yapılan bir uyarıdır, harici müdahaledir. 1-2 Şubat 2023 tarihinde dünyadan net görülen yeşil kuyruklu yıldız, en son 50 bin yıl önce bu kadar net yörüngeye girmiş ve bu girişinde atmosferde dağılmamıştı, bu seferde dağılmadı. Bir kuyruklu yıldız dünyada ne kadar net ve tam görünen etki de büyük olabilir. Kuyruklu yıldızların bu etkisi; tutuklama etkileri, tetiklenen takım yıldızı ve majör bir sabit yıldız ile daha belirgin hale gelir, dünya için yıkım, felaket senaryolarını gerçekleştirir. Betelgeuse hattından gelmiş olması ne kadar büyük bir felaket, sorun yaşansa da ardından iyileşme, olayların gerçekleşmesi sırasında koruma ve kadersel bir süreç olduğunun işaretçisidir. Bir fenomen olarak dursa da sistemde her paranın bir yeri, rolü olduğu düşünüldüğünde cometlerin daha incelikli takip edilmesi gerekir; Çernobil Halley sonrası, Atlas zamanında pandemi, yeşil kuyruklu Pazarcık merkezli 10 ilde yerde büyük felaket...Hala acısı devam eden, çözülmeyen sorunları ile gündem olan deprem bölgesi; dünyadan gelen yardım ile birlik bilincini yeniden hatırlattı, ülkemizde cesareti uyandırdı. Laf açılmışken sürdürülebilir yardım konusunda her türlü bağışın deprem bölgesine yapılması anlayışı devam ettirilmeli. Görünen kısmı ile yıkım, görünmeyen kısım ise uyandırma; dünya hayatı pathesis ile evrimleşen bir boyut...

 

2024 yılında bir ziyaretçimiz daha var; Tsuchinshan-ATLAS kuyruklu yıldızı , ilk insanların Afrika'yı terk ettiği M.Ö. 80 bin yılından yana görülmediği tahmin edilen bir kuyruklu yıldız dünyaya geri dönüyorPalomar Gözlemevi tarafından 22 Aralık 2022 yılında yapıldı. Dünya’ya en yakın konumuna ise 13 Ekim 2024 tarihinde ulaşması bekleniyor. Şu anda ise, Güneş Sistemi içerisinde Satürn ve Jüpiter yörüngeleri arasında yer alıyor. Bu yaklaşım sırasında, ısınmadan dolayı herhangi bir parçalanma olmaması durumunda 13 Ekim 2024 tarihinde Dünya’ya en yakın konumuna ulaşacak. 28 Eylül-13 Ekim tarihleri arasında kuyruklu yıldızı izlemek için en iyi zaman olacaktır. Kuyruklu yıldız, Güneş’e Merkür ve Venüs gezegenlerinin yörüngelerinin arasında olacak kadar yaklaşacak. Bu yaklaşma mesafesi nedeniyle, kuyruklu yıldızın parçalanmaması durumunda oldukça parlak ve uzun bir kuyruk oluşturacağı tahmin ediliyor. Akabinde 2 Ekim’deki Venüs Akrep, Merkür Terazili tutulma ile etkilerini yaşayacak olduğumuz aşikar…

Devrim Dayıoğlu

 

 

 

29 Ocak 1994- 7 Nisan 1996 arası bundan önceki Satürn balık süreci yaşandı. Türkiye için önemli bir etki, Gad, Uranüs, Eris efektini tetiklemesinden kaynaklı…Özellikle ekonomi ve topluma yansımaları 7 Mart 2023 ‘te başlayacak, 14 Şubat 2026’da bitecek olan Satürn Balık sürecinde de etkili…2025’in 2.yarısı ve 2026’nın başı bizi en çok zorlayacak zamanlar…Ne oluyorsa hayrımıza !

94-96 yıllarının en önemli konusu ekonomi, ünlü 5 Nisan kararları sembolik olarak anlatmaya yeter. 90’lı yılların başında ülkenin faili meçhul cinayetlerle gerildiğinin, özellikle muhalif aydınların tek tek avlandığı sürecin ardından yanlış ekonomik uygulamaların ardından gelen devalüasyon süreci ile Satürn Balık etkisi devreye girmiş.Pkk ile mücadele önemli bir gündem maddesi idi.Şimdilerde azalan askerlik süresi 18 aya çıkarıldı. O zaman da şu an gündemde olan Libya ve Suudi Arabistan üzerinden gelen yardımlar konusunda Refah Partisi hakkında inceleme başlatılmış. Yerel seçimler yapılmış. Banka tasfiyeleri, Nato’nun baskısı gündem yaratmış.İlk uydu uzayda yörüngeye oturmuş. Japonya’da 7.2 lik depremde 6 binden fazla kişinin ölmesi teknoloji ile depremden korunmayı tetiklemiş olmalı.Yay burcunun 14 derecesine yerleşmiş olan Sarin sabitini anlatan sarin gazı ile Tokyo’daki saldırıda ölü ve yaralananlar bir hayli fazla olmuş.Türkiye’de mafya içi hesaplaşmaların yoğun olduğu bir dönem daha, devletle bağlantılı noktalarında cinayetler hep işlenmiş.Amerika’da hackerlar daha bir bilinir olup, tutuklamalar FBI tarafından gerçekleştirilmiş. Rusya’nın uzay teknolojisi artmış. Memlekette yine koyu yaklaşımlar, dini alet edenler saldırılarda bulunmuş. En önemli gelişmelerden biri 95’te Yahoo kurulmuş.Malesef memlekette Gazi Olayları ve Cumartesi Anneleri bu yıllara denk geliyor.Yunanistan’la ciddi gerilimin olduğu yıl yine 95, önemli bir sembolik Ankara’nın sembolü Hitit Güneşi yerine cami olmuş.Sırpların Bosna’ya saldırması üzerine Nato 2. Dünya savaşından beri ilk ciddi bombalamasını Sırbistan üzerine gerçekleştirdi.Türkiye’de erken seçimle 1. parti Refah partisi çıktı.Avrupa ile gümrük birliği anlaşması netleşti. Metin Göktepe de o yılların sembolü.Özdemir Sabancı kaybı iz bıraktı. IBM'in süper bilgisayarı Deep Blue, Garry Kasparov'u yenmeyi başardı, bu ilginç, şimdilerde yapay zekayı gündelik hayata dahil etmeye başladık; her ne kadar Gasparov rövanşını almış olsa da ! (kaynak : www.biyografi.info)

2023 dahilinde kritik olumlu, olumsuz tarihler;7 Mart’ta başlayacak olan Satürn’ün ilk önemli durağı kraliyet yıldızı Fomalhaut ile kavuşumu, 11 Nisan haftası.Satürn ile inanç bazında sorgulama, koyulaşma, derinleşmeyi verir. Bazılarına hak edişle gelen para kazancını getirir.İnanç sömürüsü tuzaklaması cezası ağır olur.Gizli işler, örgütler gündemde olur.İftiraya kurban gitmek, skandallar keza.İlişkilerde negatif bağlanma, sado-mazo ilişkilerin yoğunluğu.Akciğer ve ayaklarda rahatsızlıkları tetikler.

Satürn Balık süreci genel olarak belirsizliği tetiklediği için agresyonu ve bağımlılıklarını arttıran bir özelliği veriyor.Aynı zamanda göçleri arttırır; sağlık sektöründe sorunlar derinleşir.Önceki süreçten en temel farkı bu iki nokta.Ve elbette rejimle ilgili değişimler,2023 kırılma yılı…Seçim çerçevesinde kaotik bir yıl; toplumsal olarak ciddi tehlikeler söz konusu…Mental hastalıklarda artış bu süreçte olacaktır.

14-15 Nisan Değer algısını zayıflatır, ilişkilerde ve para piyasalarında dengesizlik verir. 24 Nisan sağlam ve kalıcı işler, ilişkiler için fırsatların olduğu bir gün.13 Mayıs kalıcı, besleyici ilişkiler için uygun.27 Mayıs günü blokaj, erteleme ve gecikmeler olur, resmi işlemler için uygun değil.31 Mayıs kazalara, hormonal rahatsızlıklarda ataklara, kalp krizi riskine dikkat.16 Haziran sözleşmelerde, imza atarken dikkat; çifte kontrol. İş güç konusunda iyicil gelişmeler olsa da imzalar için uygun değil.

Satürn Skat hattında 17- 18 Haziran günü durağan pozisyonda geriye harekete başlıyor bu iki gün ve çıkışı olan 3-4 Kasım’da önemli hiçbir şey yapmayınız.17-18 Haziran günü ilişkileri idealize etme, takıntılı ilişkiler konusunda ve para, ekonominin ilişkilerinin kimyasını bozma mevzuna dikkat.Satürn retrosu süresince 7 Mart itibariyle başlayan konuların eksiği, gediği, tekrarları olur kısa vadede, uzun vadede karmik karşılaşmalari geçmişten gelen konuların yeniden gündeme gelmesi.Karamsar ve zorlayıcı, yavaşlatıcı bir süreç. Tembellik en büyük tuzağı. 20 Haziran günü yarım kalmış bir meseleyi tamamlamak açısından uygun. 29 Haziran günü akışta olup hem de geçmişte takılı kaldığınız bir mevzuyu tamamlamak, dengelemek açısından iyi.20 Temmuz günü kazalara dikkat, mental rahatsızlıklar, sindirim sistemi rahatsızlıkları artabilir. 2 Ağustos sözleşmeler için uygun değil, aşırı eleştirel yaklaşım iletişim kalitesini bozar.27 Ağustos resmi işler için uygun değil, otorite yapısı zayıf ve beklentileri karşılamaz;yaşam enerjisi azlığı olur.24 Eylül günü beklenmeyen, tatsız bazıları için sert gelişmeler olur.10 Ekim ilişkilerde blokaj, değersizlik algısı ile yanlış adımlar, para piyasalarında dalgalanma olur.12 Ekim bağımlılıklardan kurtulmak, toksik ilişkileri bırakmak için uygun.14 Ekim Güneş tutulmasında eleştirel  yaklaşım, elalemin ne dediği, iletişim kalitesi, imzalar, iletişim araçlarının kullanımı olumsuz etkileşimde.28 Ekim Ay tutulması özellikle hesap kitap işlerinde, bütçenin planlanmasında net tablo verir; ödenmemiş vergi, faturalar gündeme gelir, süregiden davalar sonuçlanır.Hak edişler gelir.3-4 Kasım durağan günler, olumsuz etkilidir. Özellikle bu turunda takıntıları tetikler.4 kasım-22 Kasım-24 Kasım günlerine özellikle dikkat önemli işler, adımlar için uygun değil; 2023’ün en zor ayı.6 Aralık günü ilişkilerde kalıcı adımlar atmak, aklı başında yatırımlar yapmak için uygun.

25 Aralık Noel günü Satürn’ün gerekli adım atıldığı taktirde fırsat pencerelerinin açıldığı bir gün. (2024 kritik tarihleri yıl sonunda)

 

29 Ocak 1994- 7 Nisan 1996 ve 24 Mart 1966- 4 Mart 1967 arası, yıllarda doğanlar için Satürn kavuşumunun yaşandığı tamamlanma döngüsüne giriyorlar. Hayatlarında genel sistem olarak bir şeyler biter ve başlar; 7 Mart 2023 -14 Şubat 2026 arasında; elbette bir süreç ve sorumluluklar yerine getirildiyse bu döngünün ardından kendi payına düşen kalıcı ödülleri de alır.

Satürn Balık psikolojik sürecinde temel yaklaşım kurban bilincinde olması ve aşırı fedakarlıkları ile sınır çizememesidir. Sınır çizemeyişi ilişkilerine senin iyiliğini senden daha çok düşünen ve sonrasında hayal kırıklığı ile karamsarlık içinde kurgu üreten yapıyı getirir ki hayal gücü zaman zaman şaşırtıcı olabilir. Satürn’ün zararlı pozisyonudur ve karmik olarak ileri hareketinde bile geçmişten gelenin etkisi bugüne ve geleceğe yansır. Negatif bağlanmaya yatkın olan özelliği ise başka bir tuzaktır; özdisiplin sorunları,ağırkanlılık, tembellik, sorumluluk almaktan kaçınma gölgelerinden…

Maneviyatı ne kadar güçlü olursa Satürn Balık süreci o kadar başarılı olur, yine de ilk turda bununda gölgesini yaşar; neye nasıl inanacağı, hangi yolu seçeceği ile ilgili adanmışlık noktasında yapılan yanlış seçimler özellikle 42 yaş itibariyle yerini bulmaya başlar.

Kariyer planlamasında kapalı mekanlarda meslekler, 2. Hatta 3. Adam olarak gölge ama başarılı çalışmalar yapan kişi olmak, ön planda kalmamasının faydasını deneyimler sonrasında öğrenecektir. Herhangi bir krizde sistemin ilk kurban vereceği kişilerdir.

Genel olarak Satürn’ü Balık, Başak, Yay ve İkizler olan, bu burçlarda gezegenleri olanlar ve Balık burcunun kestiği ev aktifleşir; haritalar biriciktir.

Devrim Dayıoğlu

Tempus Astroloji Okulu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji Ekolü

27.08.2022’de 11.17’de (İstanbul)  El Kophrah üzerinde etkili bir yeniay gerçekleşiyor. Aklını sezgiyle birleştiren için açılımların olabileceği, dürtüsel, öfke ile hareket edenlerinse Kasım tutulmasında ödeyecek olduğu hesabın kabarık olacağı bir başlangıç enerjisi. Genel olarak çözümcü yaklaşım içinde olmak daha verimli, ince detayların, olması gerekenlerin getirdiği krizlerin içinde boğulmak yerine…

Sağlık sektörü, çalışanlar, virütik , sindirim sistemi ile ilgili ve sinirsel rahatsızlıklarda artış olur. Kışa hazırlanma açısından bağışıklık sistemi güçlü tutulmalı. Bütçe planlaması sağlam yapılmalı, riskli her hareketten kaçınmak gerek. Bilmediğimiz yerden gelen sınav soruları gibi gelir buradaki koşullar… Değişken hava koşulları ve kazalara dikkat. İş yerlerinde çalışan hakları ile ilgili sorunlar. Kavga, çatışma, gerginlikle çözümsüzlük sarmalı ile gelen kısır döngü.

İlişkilerde değersizlik algısı çözülmelere, dağılmalara kadar gider. Yanlış adanmışlıkların farkına varma ya da tersi, bu adımlarla ilişkilerde girişimlerde bulunma hali söz konusu…

Tarım, toprak ile ilgili gelişme, girişim, haberler artar.

9-10 Eylül’de durağanlaşıp retroya girecek gölgede Merkür Terazi ile hızlı veriliş kararlardan kaçınınız. Önceden oluşmuş koşulların getirisi şeklinde kararlar vermek daha uygun.

Mars transitine hızlı bir giriş yapan yeniay, Merkür etkisi vurgulu, beşer akla ön plana çıkaran, duyguyu arka plana atan, üst aklı kullananlar için yol daha güzel…

Devrim Dayıoğlu

Tempus Astroloji Okulu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji Akademisi

 

20 Eylül haftasına Ay Balık’ta iken başlıyoruz; değişken haller, odak dağınıklığı, kaybolmuşluk algısı, belirsizlik, bunula birlikte yaratıcılığın getirdiği çözümler, olaylara değişik bakış açıları ile çözüm bulabilmek de mümkün…İkili ilişkiler Satürn’ün baskısından kurtulmuş vaziyette; Ay’ın desteği meram anlatmak daha mümkün; yine de doğru szöcükleri seçmek maharet istiyor; iletişim konusu tuzaklı…Ay dolunay öncesinde büyüyen fazda olduğundan Pazartesi günü yapılması gereken, olgunlaştırılması gereken her neyse adımları kocaman kocaman atmak gerekiyor. 21  Eylül 2.54 Balık dolunayı ile işler, güçler tamamlanma sürecine girecek.

Dolunay yazısını linki tıklayarak okuyabilirsiniz.

http://www.devrimdayioglu.com/index.php/hakkimizda/item/237-21-eylul-balik-dolunayi

21 Eylül günü Ay Koç burcunda; bugüne dikkat; dolunay enerjisi zaten kaotik ve dürtüseldir; üstüne Ay’ın Mars ile karşıtlığı düşüncesizce hareketleri, söylemleri, iyilik gibi görünen zarar verici hareketleri, gerginliği, kazaları attırır.Mars zaten farklı burçlarda Güneş kavuşumu ile çeşitli rahatsızlıkları tetiklerken, Ay’ın devreye girmesiyle birlikte gün içinde sakin kalabilmek çok değerli bir hal dahilinde… Bağışıklık sistemine dikkat.

22 eylül günü Ay Koç burcunda Şiron ile kavuşumda, baş bölgesi rahatsızlıklarına, ağrı, tansiyon, ateşli hastalıklara dikkat. İletişim bugün hayli zorlayıcı; manipülatif etkilere, baskıya açıklık var, kendi kararınız ya da niyetiniz mi emin olun. İlişkilerde gerilim tırmanırken aşırı zorlayıcı talepler ipleri koparabilir. Güçlünün güçsüzü ezeceği açılar hakim.Akşam 22.22 ‘ye kadar Güneş Başak’ın 29 derecesinden dolayı zaten kaotik bir etki var; bu saat itibariyle Güneş’in Terazi’ye geçmesiyle ve önümüzdeki yeniay ile birlikte Terazi mevsimi başlamış olacak. Hüznün mevsimi…Mars ile kavuşumu 1 aylık süreçte devam edeceğinden bağışıklık sistemine dikkat; gerginlik artışı, ateşli hastalıklar artar.

23 Eylül günü Ay Koç’ta, hala dolunay etkisindeyiz; Merkür ile karşıt huysuz bir Koç ayı ile , Pluton baskısında bir Merkür ve talepleri bitmek bilmeyen Afrodit Akrep Venüs’ünün Uranüs ile kavgası günü mayın tarlasına döndürmüş durumda. Nedir; herhangi bir iletişimi, ilişkiyi de bitirmek, koparmak için ideal bir gün. İlişkilerin ve iletişim sanamadan geçtiği bir gün.13.41 ile 15.40 arasında ay boşlukta; rutinde kalmak en iyisi; Ay Boğa’ya geçtiğinde daha topraklanmış bir sinerji var.Daha sakin bakış açısı mümkün, yine de temkin.

24 Eylül günü Ay Boğa’da; sabah saatlerinde engeller, kısıtlar, sorunlar söz konusu; akabinde Ay tetikleyici olarak öğle itibariyle ilişkileri sınamaya devam edecek; pimi çekilmiş bomba gerginliği bugüne taşınmış durumda… Seçimler belirleyici. Akşamüstü itibariyle sinerji daha keskinleşiyor.

25 Eylül günü Ay öğleden sonra 15.00 sularına kadar abartılı , dengesizliğin yanında buna tahammül etme desteği de geliyor. Yine de denge çok değerli… Çevrenizdekilerin tahammül sınırlarını zorlamamak gerekiyor. Aşırı yeme, para harcama, müsrifliğe dikkat. 15.00 itibariyle ikna edici iletişim ile bazı önemli konuşmalar doğru  sözcükleri seçerek yapılabilir. Bugün ve yarın sağlam dikişiler atmak için ideal, özellikle yarım kalmış mevzularda… Bugün Ay küçülen faza geçiş yapıyor, fazlalıkları bırakmak için uygun.

26 Eylül günü Ay İkizler’de; iletişim hem destekli hem da yavaş ilerleyecek; Ay’ın destekçileri çok iken yöneticisi Merkür durağan pozisyonda olacağından, söylediğiniz anlamını bulamayabilir, yanlış algıya  sebebiyet veren söylemler olur, bunu da iyilik adı altında yaparken anlamsız boşluklar oluşur iletişim halinde… Az konuşup çok dinlemek daha güzel.

Kolaylığın bol olduğu bir hafta olsun

Devrim Dayıoğlu

 

Mars Terazi transitinde ateşli hastalıkların artması, salgının yayılması, gerginlik ve tartışmaların sebepsiz yere olması,kararsızlık,ikilemli durumların artması, kaçan fırsatlar, ülkede içsel gerginliğin artışı ,politikada sertlik hep gündemde… 22 Eylül’de oldukça kritik Scheat’lı dolunay, 26-27 Eylül Merkür Terazi durağanda; Güneş Mars kavuşumu ile birlikte hayatın her noktasında tedbir şart ve üstüne 30 Eylül ve 1 Ekim’de  Şiron ile karşıtlığı can sıkıcı,acıtıcı etkiler…İrade gücü, bağışıklık sistemi düşüşte olan Mars Terazi ile bu etkileşimler ile daha belirgin hale gelecek. Okullarda hastalık giderek tırmanır. 4-5-6 Ekim’de ani, sarsıcı, sert etkiler;dikkat. 14 ile 18’ i yine kayıp enerji söz konusu; hastalığa dikkat. 20 -23 Ekim tarihleri sert; çok dikkatli olmak gerekiyor. 29 Ekim’de kaotik, dengesiz yapı tümüyle ortaya çıkıyor. 30 Ekim’de Akrep burcuna giriyor.

Teselli edici olan Terazi sabit yıldızları genelde iyicil çalışır, elbette gökyüzünde Venüs Akrep’in pozisyonu burada belirleyici, az da olsa açılım sağlar. Yukarıdaki zorlayıcı tabloda koruyucu etkilerin olduğu günler,17.09; 27.09;7.10;9.10;15.10 en güzeli bu; değerlendiriniz.

 

10 Haziran 2021 Perşembe günü (İst) 13.52’de 19 derece İkizler’de  halkalı bir güneş tutulması olacak. 

147 saros numaralı, kuzeyli  tutulmanın bir önceki kardeş tutulması  31 Mayıs 2003’te gerçekleşmiş.

Büyük resimde bu tarihte başlayan olayların bitişini bu tutulma ile göreceğiz. Magnitude değeri 0.943 değeri normal bir tutulma gücünde, yeniayda gerçekleşen güneş tutulmalarında eril enerjiyi baskılayan dişil enerjinin kaotik etkisi görülür; 3.51 saniye süreceğinden alt bantta ve tetiklendiği noktalarda 3 yılı aşan etki alanına sahip; dolayısıyla 2003 ‘te başlamış olan her ne ise değişik etkilere sahip olan halkalı tutulmanın, bu süre içinde yavaş ve kendine has şekilde sonlandıracak etkilere sahip olduğu deneyimlenecek.

Tutulmanın yöneticisi Merkür retro hareketi ve Bellatrix sabitli olması bitişin hayli uzun, sancılı, iki ileri bir geri şeklinde, Osmanlı’nın karmasına atıfta bulunan mehter marşı eşliğinde olacağını gösterir. Bir döngü sonlanıyor olacak ve yeniayın verdiği enerji ile yenisi başlayacak, söylediği ise hep aynı şey olacak, karmadan, geçmişten gelen hak edilmişliklerle birlikte yapılan yanlışların bedelini ödeterek ilerleyecek; bir yandan yarım kalanlarla uğraşırken diğer yandan yeniye adaptasyon sürecinde hayli yoğun bir döngü olmaya aday…

Yakın zaman, küçük resimde halkalı tutulma ile başlamış olan yine halkalı tutulma ile biter, sonlanır, bu tutulmada sıkıntılı hal tahmin edilemeyen durumların her zaman içerik dahilinde olmasıdır. Bu halkalıya özel bir durum olarak çalışırken İkizler ve Yay ,hava ve ateş değişkenlerinin oluşu, İkizler’in en hızlı burç iken yöneticisinin retroda olması, Satürn rx ve Uranüs karesinin beklemeyen, ani ve sarsıcı gelişmeleri de beraberinde getireceğinin işareti.

Nitekim küçük resimde en yakındaki halkalı tutulma,  covid salgınını getiren 26 Aralık 2019 ‘daki Oğlak’ta ve Corona Austrails takımyıldızında, Satürn pluto kavuşumlu olan tutulmadır; dolayısıyla covid matematiksel yaklaşımla bu tutulma ile bitmeye en azından sönümlenmeye aday ama yukarıda saydığım göstergeler ve sonrasında 19 Kasım’daki Algol tutulması klasik kış hastalıkları döngüsünde bir ivme kazanacağını da söylemekte. Yapılması gereken bu tutulma ile ivme kazanacak olan tedavi şekillerini yakından takip etmek, bağışıklık sistemini güçlü tutmak, bol güneş depolamak , bireysel önlemlerle maksimum dikkat ederek kışa hazırlıklı girmek olmalıdır. Özellikle 60 yaş üstü maksimumda dikkatli  olmalıdır.Jüpiter Balık süreci etkili olacaktır.

Avrupa'nın büyük bölümü, Asya'nın büyük bölümü, Kuzey/Batı Afrika, Kuzey Amerika'nın çoğu, Atlantik, Kuzey Kutbundan görülecek olan tuutlmada en çok dikkat çeken bölge Kuzey kutbu, bu alanda 21. Yy ın ilk tutulması, etkileri uzun yıllara yayılacaktır.

Sabit yıldız etkisi yoğun , her şeyden önce Merkür retroda Bellatrix; çift karakterlik, acımasızlık, görünürde olumlu olan ama alt bantta kötücül çalışan durum, olay ve kişiler, kurnaz, majik etkiye sahip kişiler, algı yönetiminin ve güzel hitabetin getirdiği aldanma ve felaketler; boş ve çok konuşma, gereksiz tartışmaya girmekten kaynaklı kayıplar, savaşçı ama sinsi kişilikler, silah kullanımın artışını verir ki Algol tutulması dahilinde dünya genelinde suikastların olasılığı gündemde… Yunanistan, Karadeniz ve Gürcistan bölgelerini tetikleyen bir etki. Halihazırda Doğu Akdeniz’deki gerilim…

Neptün ile karesi ise belirgin olarak hayal kırıklığı, dolandırılma, aldatılma, aldatma, güvensiz yapı ve kişileri , ticaret ortamını , kaypaklıkları, karşılıksız çekleri, dolandırıcılığı , sahte imza ile hazırlanmış belgeleri, kayıpları anlatır. İletişimde yanılgı, yanlış anlaşılma, iletişim araçları ile iğli sorunlar, iletişim ağını kesintiye uğraması, kısıtlar artar.

Karaciğer, akciğer, sinirsel rahatsızlıklar ve kalça kemiği kırılmaları, siyatik gibi rahatsızlıklarda artış verir.

Düğümlerdeki iki kraliyet yıldızı Kad Aldebaran ve Gad Antares dürüstlüğün sınamasının acımasız olduğunu, hak edilmişliklerin de yüksek olacağını söylüyor , nitekim geçmişten , karmadan gelen iyi işleri de gören , ödüllendiren bir yapı var karşımızda; dolayısıyla insanlık olarak en büyük sınavımız ilk önce kendimize düşürt olmakla başlayan ki zordur, diğerine dürüst, etik değerlere uygun yaşamak …

Neptün Markab, Pegasus’un kaybettiği annesi Medusa için döktüğü gözyaşlarını temsil eder; bu bizi 19 Kasım’a sembolik olarak bağlayan etki olarak karşımızda; depresyona meyil, üzüntülü , kederli durumlar, madde bağımlıkları, ilişki bağımlıkları, denizcilik faaliyetlerinde ve devlet kademelerinde sorunları verir. Neptün’ün Tutulma 4 derecelik orbu ile 4. ev sembolikleri karşımıza çıkar ki bu ev, hane, arazi, toprak, vatan, aile kavramlarındaki kederli hallerin habercisi…Yanılgı ve yanlış adanmışlıkların getirdiği hayal kırıkları da söz konusu.

Bu denklem  içinde her şeyin olması gerektiği gibi ilerlediği sinyalini aldığımız iki zaman yöneticisinin tutulma hattına attığı açılar, ne oluyorsa hayrımızadır.

Hades ve Venüs Yengeç kare Şiron paralel Betelgeuse yakın çevreden gelen tehlike; yakın çevre öncelikli olma üzere kadınlara yıkıcı baskının, şiddetin artmasıdır, Alhenalı bir Venüs tek başına bu denklemde dengeyi bulmakta bir hayli zorlanacak ve hatta bulamayacaktır. Kadınlar kendini korumayı bilmeli, öğrenmeli.

Satürn Uranüs karesi ise yıla damgasını vuran, tutulma sonrası pik yapacak etki ve tekrarını Aralık’ta yapacak olması ani, beklenmeyen , sarsıcı etkilerin tutulma etkisi ile büyüyeceğini, halkın üzerindeki baskıya, ekonomik zorluklara karşı kırılma noktasında olduğunun işaretidir. Bunu manipüle edilmesiyse hiçbirimizin istemeyeceği sonuçları doğurur; algı yönetiminin ve bitiş sürecinde olan yapının vereceği zararı arttırır. Hak hukuk vurgusu Asc de Terazi bandı ile vurgulanmakla birlikte çok başarılı sonuçlar alınamayacağı, en azından önümüzdeki 6 aylık süreçte bellidir.

Zaten tutulmanın evi mahkemeler, hukuk, yargı, kanunla evi olan 9. Ev sembolikleri üzerinde olduğundan ve yöneticisinin de tutulma de her ne oluyorsa mutabık anlaşmasından kaynaklı, ilk etapta atılan adımların başarılı olamayacağını, tekrarlı durum ve sorunların olduğunu , mantığın hakim olduğu vazgeçmeyişlere ihtiyaç olduğunu gösterir. Aynı zamanda Satürn Baten Kaitos ve Uranüs Hamal paraleli ekonomik sıkıntıların, kuraklığın, kıtlığın getirdiği zorunluğu göçleri verir.

Pluto Dschubba ve Terebellum etkisi oldukça yıkıcı ve hainlik, tek adamlık sendromunu vurgular; Mars 29 gibi aneretik, dengesiz, yangın, patlama, yanma , zararlı çatışma ile gelen etkiyi karşıt açısıyla arttırma meylinde…Haritanın paranlarında ,4 ve 10.ev , hayat üzerinde önemli etkilerin olduğu evlerde çalışıyor olması , çok ciddi çatışma noktasını verir; sakinlik, dürtüsellikten uzak davranabilen kişi sayısının fazlasına her zamankinden çok ihtiyaç var. Galeyana gelmemek gerek.

Halkalı tutulmalar evlilik, boşanmalar ile ilgilidir. 7. Evden  girip 1. evden çıkan Ay’ın hareketi evlilik sonlanmaları yeni evlilikleri, 2. Evlilikleri getirir. Halka takmak, himayesi altına almak gibi alt anlamlarında özgürlüğüne düşkün bireylerde çatışma noktası yaratır. Aynı zamanda algı yönetimin boyunduruğu altında olma, bilgi  kirliliğin esiri olmak gibi açılımlarına dikkat etmek gerekir. Her haberin, söylenenin doğruluğundan  emin olunmalıdır. Aynı zamanda taç semboliği ile kraliyetle yönetilen yapılarda bitiş ve yeni başlangıçları, bir prensin, kralın, kraliçenin hayatının sona ermesi, bunun çevresinde oluşan gündemi verir.

Ortaklı işlerde, işbirlikçi girişimlerde artış  ve beraberinde çözülemeyen , ağdalı sorunları da verir.

Ay’ın paralel etkisinde  Sarin ve Alcyone ile zehirlenmelere dikkat etmek gerekiyor, bu yeme içmeden tutun da duygusal zehirlenmelere kadar gider, sonrası ise göz yaşı…

Zaman algısı olarak geçmişin geleceğe entegre olduğu , iki olgunun iç içe çalıştığı, bizi geçmişi dengeleyerek bitir mesajını sürekli verirken hızlı olan gelecek akışına da ayak uydur alarmını sürekli açık tutan hayli yorucu, inişli, çıkışlı, belirsizlikleri bol olan bu sürecin en önemli parçası özellikle Kuzey kutbunda 21.yy ın ilk tutulması olmasıyla da ilk olan bu tutulma etkisini  iklime, kıtlığa, tanımadığımız organizmaların yeniden canlanmasına, mutasyon sürecinin hızlanmasına sebebiyet vermesi durumudur. Kıtlık ve kuraklık hâlihazırda konuşulmaya başlamışken bu göstergeler altında artacağını, Güneş paralel Hamal sabiti etkisi;  ürün rekoltelerindeki yükselişlerin insan topluluklarını sıkıntıya sokacağını, kısıtlamaya götüreceğini, kıtlık bilincinin yeniden ve yeniden aktivesiyle birlikte gelen halkların isyan içeren hareketliliği, bunu kendi çıkarları için kullanmaya hazır olan güç odaklarının varlığı bir başka sınavın de eşiğinde olduğumuzu gösteriyor. Bununla bağlantılı Marmara Denizi’nin tabanını da sarmış olan musilajın artması olasılığı ise var ve korkutucu.

Orbium sistemine göre yöneticisi retro Merkür ile tutulma arasındaki 1 derece Asc’ yi işaret ediyor, yani hayatın her noktasına yansıyan etki; bedensel ve mental sağlığın vurgusu ön planda. Çalışan hakları, tutulmanın evi sebebiyle yurt dışı konuları, dini yaklaşımlar, üniversite sistemi, ilk öğretim öğrencileri, eğitim , turizm, havacılık sektörü, basın yayın, habercilikte kısıtlamalar, hızlı ve yüzeysel bilginin getirdiği yanılgılar, uluslararası ilişkilerde zorlayıcı ve kendini tekrar eden gündem maddeleri, kısa ve uzun yolculuklar,  ana noktalar olarak arşımıza çıkıyor.

Sabian dereceleri;

İkizler 19. A large archaic volume. Büyük arkaik ( antik) bir kitap cildi.

İkizler 20. A cafeteria. Bir yemekhane (İkizler 21. A labor demonstration. İşçi gösterisi)

Yay 19. Pelicans moving their habitat.Pelikanlar yaşam alanlarını değiştiriyor.

Yay 20. Men cutting through ice.Adamlar buzu kesiyor.

Geçmişin hesapları bugüne yansırken, beslenme, karnını doyurmak gibi temel ihtiyaçların halk hareketliliğine, göçe sebebiyet verdiğini; kutuplar çevresinde dönen gündemi vermekte…

Tutulmanın derecesi 19 ise gücün, kudretin kullanımının verimsizliğe giden yolda olduğunu söylemekte… Gücün getirdiği kısırlık, tıkanmışlık, gücü elinde tutanların sorgulanması sürecini tırmandırır.

Haritasına az çok hakim olanlar için, ikizler burcu hangi eve düşüyorsa o ev konuları, Merkür hangi evdeyse o ev konuları, güneşinizi ve olduğu evi tetikler. Bireysel haritalarda biriciklik ilkesine göre olumlu çalışabilir, daha dengeli bir yapı oluşabilir. Bununla birlikte yay, balık ve başaklar da etki altında olanlar birincil olarak…

Türkiye haritasındaki gündem covidin seyri, ekonomik sorunlar, yönetim, yönetimin içindeki ,derin yapılaşma, buna olan tepkiler  ve muhalif seslerin çatışması , beklenmeyen , sert gelişmeler, yurt dışı kökenli baskı; temkinli ve sakin olmak çok değerli.

Anlattıklarımın retro hareketli bir Merkür oluşundan, tetik mekanizmaları fazlaca olacaktır. Kendini yoğun olarak, en azından 4 Aralık tutulmasına kadar, tekrarlayacağı tarihleri şu şekildedir. 22-23 Temmuz-6 Ağustos-29 Ağustos-15 Eylül-7 Ekim-29-30 Ekim-17-18 Kasım-6 -7 Aralık 2021 -9 Ocak 2022 ve devamı olur…

Tutulmalar önemli kehanet noktalarıdır; 18 yıllık döngülerde 9’ar yıllık iki dönem şeklinde aşağı ve / veya yukarı doğru eğrilerle hayatımızda majör etkileri oluştururlar. Doğanın kendini yenilemesi, dengelemesi açışından oldukça değerli ve önemli süreçlerdir. İnsan zihninin yaklaşımı ise daha çok korkulacak değişimleri getiren döngüler şeklindedir ve kaderseldir.

Bu denklem  içinde her şeyin olması gerektiği gibi ilerlediği sinyalini aldığımız iki zaman yöneticisinin tutulma hattına attığı açılar, ne oluyorsa hayrımızadır.

Devrim Dayıoğlu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji Ekolü

14 Aralık Haftası

Tutulma etkisi altında olmaya devam;  İstanbul’a göre 19.16’daki Güneş tutulmasının etkilerini yoğun yaşayacağımız bir hafta.

Güneş tutulmasını linkten okuyunuz.

http://www.devrimdayioglu.com/index.php/hakkimizda/item/184-14-aralik-2020-gunes-tutulmasi

Salı günü 19.21 ‘de Venüs Yay burcuna geçiyor; zararda olduğu Akrep’ten çıkınca ilişkilere bakış açımız yumuşayacak; para akışı ile ilgili kısmi rahatlama olur.Uluslararası konular, ilişkiler, havacılık şirketleri ile ilgili kısmi iyicil gelişmeler, turizm ve eğitimle ilgili daha olumlu bir döngü.

Perşembe günü Satürn ve Cumartesi günü da Jüpiter Kova’ya geçiyor. Sahipkıran açısı aktifleşiyor ve tam kavuşum 21 Aralık’ta. İlgili yazıyı okuyunuz.

http://www.devrimdayioglu.com/index.php/hakkimizda/item/183-sahipkiran-kova-da-saturn-ve-jupiter-kavusumda

Pazartesi günü Ay Yay burcunda; kapanan ay ve haftaya tutulmayla başlıyoruz, dolayısıyla bugün yeni girişim için uygun değil. Aldanmalara açık ve gereksiz bir cesaret içinde olabileceğimizden neye evet neye hayır diyoruz , uyanık olalım. Gereksiz konuşmalardan ve dedikodudan kaçınınız.

Salı günü Ay Oğlak burcunda; tutulma ertesi kaotik bir gün. Satürn, Jüpiter ve Venüs 29 derecede. Önemli herhangi bir iş, görüşme için girişimde bulunmaktan çok rutinde kalmak daha uygun. Şiron’un durağanda olması ise bazı travmatik etkilerle uğraşmamak için gözlemci kalmak daha hayırlı.Bazı dağınık konulara müdahale edilebilir eğer zorunluluk varsa yine de beklemek daha uygun.

Çarşamba günü Ay Oğlak burcunda; günün birinci yarısı daha olumlu; ikinci yarıda riskli işlere girişmek uygun değil. Kaza, yaralanma, çatışmalar ikinci yarıda kendini gösterir. İlişkilerde özenli olma zamanı.

Perşembe günü  Ay Kova’da; bugün 8.04’de Satürn Kova’ya geçiyor. Küçük zaman ve büyük zaman temsilcisi Ay ve Satürn Kova’nın birlik enerjisine uygun bir şekilde ard ardına sinerjiyi değiştirirken hava elementinin de krallığını gökyüzünde ilan ediyorlar; Ay 9.26’da Kova burcuna geçiyor. Öğleye kadar olan kısımda ilişkilerde olumlu iletişim açısından ve sağlam adımlar  atmak açısından uygun.  Öğle itibariyle beklenmeyen, ani gelişmeler olur. Sert etkiler söz konusu.

Cuma günü Ay  Kova’da;   enerji olarak geçiş haftasındayız; günlük işlerde cesaret gerektiren durumlar için uygun bir gün;  bol hareket etmek faydalı olur.

Cumartesi günü Ay Kova’da; 13.47’de Ay boşluğa girinceye kadar olumlu açılar var, iletişim gerektiren her türlü iş için uygun. 15.38 ‘de Ay Balık burcuna geçiyor. Boşlukta olduğu vakit rutinde kalmak en iyisi. Akabinde Jüpiter de 16.09’da Kova’ya geçiyor. Havada kalan birçok noktanın netleşmeye başladığı an.

Pazar günü Ay Balık’ta ; Sabah vakitleri hoş sürprizler olabilir. Gün boyunca sezgilere kulak vermek ve kalbinizin sesine kulak vermek daha güzel; kaosun içindeki düzeni görüp, mental olarak bitmesi gerekenlere izin vermek en iyisi.

Geçiş haftasındayız; net kararlar almak için 21 Aralık uygun olur.

Sağlıklı bir hafta olsun. Sevgiler…

Devrim Dayıoğlu

 

 

 

Merkür bugün 5 Eylül’de Terazi’ye geçiyor; 27 Eylül’e kadar bu burçta yoluna devam edecek. Düğümlerle yaptığı olumlu açılar ve aynı element , hava elementinin getirdiği kadersel ve bazı noktalarda verimli olabilecek etkileri ile birlikte Mars karşıtlığı, Jüpiter, Satürn, Pluto kareleri , aldığı sabit yıldız kavuşumların etkileriyle 22 gün boyunca dengesiz, sivri dilli, denge kurma motivasyonu içindeyken her iki tarafa da oynamanın verdiği olumsuzlukları da barındırıyor. Sonuç olarak denge kurmak, hak hukuk ile ilgili mevzular, karar verebilmek bu süreç içinde zor olacak ama darma-karma bağlantısında da önemli rol oynayacak. Samimiyeti yakalamak değer taşıyor, bu açılarla birlikte Merkür Terazi’nin kibar, güler yüzlü ve uzlaşmacı özellikleri çıkarcılığı ve taraf olmayı da daha çok ortaya koymakta…

Bu transit etkiye verilecek tepkiler, seçimler doğum haritalarında gizli; Terazi hangi evde ve sizin Merkür’ünüzle bağlantısı ne oranda…Nezaket ve estetiğin hakim olduğu bir süreç olsun.

Sevgiler

 

Ne ekersen onu biçersin, karmayı açıklamanın en yalın hali. Etkiye tepki, tepkiye etki şeklinde sarmal halde devam eden , yaşadığımız sürece olagelen hareket, devinim.  Doğum haritalarında içsel gezegenlerin, Merkür, Venüs, Mars Retroları özellikle, bireysel olumsuz diye nitelendirebileceğimiz karmaları anlatır. Hayatımızdaki bireysel karmayı da bu gezegenler aracılı ile yaratırız. Öyle ya da böyle niteliği fark etmez, içsel gezegenlerinle tepki verdiğin andan itibaren karma döngüsünün içindesindir. Nötr olmak , seçimsiz olmak  dünya hayatı için uygun bir program olmayıp, Satürn’ün getirisi somutlama için seçim yapma gerekirliliği ya da zorunluluğu varoluşun, egonun hayat bulması demektir ki bu itilimle deneyim yaşansın, deneyimden edimler edinilsin. Haritayı aşmak halihazırda nefes alırken zaten üzerinde konuşulması gayet saçma bir boş bir lakırdı olur. Nefes aldığın sürece karma döngüsü içindesindir.

Bireysel karmaların yanın grup karmalarının  gezegen karşılığı Jüpiter ve sonrası gezegenlerle anlatılır, hangi ülkede, ırkta doğduğun dinin, inanç şeklin, ailenin de içinde bulunduğu ruh grubu üyeleri, kolektiften aldığın etkileri belirleyen tüm etkiler, balık, balığın içindeki sürü ve okyanus içindeki yeri, ilişkisi gibi…

Bütün sistem muazzam bir kurallar silsilesi içinde döner, kutsal geometriyle açıklanır kısa ve kabaca…Fiziksel, duygusal, zihinsel, ruhsal yasalar şeklinde yansıması dünyada vücut bulur, insan bu yasaların dışına çıktığında ıstırap duyar, yaşar. İşte bu noktada denge devreye girer, bütün sistem denge kurmak üzerine kuruludur ve karma yasası işler dolayısıyla karma bir cezalandırma mekaniği değil, dengeyi bulmak için var olan bir yasadır, hediyedir. Dengeyi kurabilmek için karmanın bize söylediğini kavrayabilmek deneyim yolculuğudur, dirençsizlik, kabul hali hepimizin üzerinde en çok takıldığı, uzun yıllar harcadığı süreçler, çünkü hepimiz oldukça karışık bir formda zihinle doğarız. Zihnin öğrenmesi gereken sistemin derslerini çatışarak değil kabulde, dirençsizlikle karşılamak olacaktır. Karşısında olduğunun , seni zorlayanın gücünü kendine dahil ettiğinde ruhun sıçrama yapması için güçlenmiş olursun, böylelikle karma döngüsünden bir tık daha çıkmış olursun.

Acı bize yüklenmiş bir programdır ama acıya direnç yani ıstırap bizim yarattığımız bir programdır, direncin olduğu yerde ruhun dengesini gütmek , gerçek büyüme çalışmaz. Istırap çekmek ayrılık bilincinin parçasıdır. Ayrılık bilincini körükleyen bir diğer kavram günahkar olmaktır, korku alt tabanlıdır. Günah yoktur hatalar vardır ve bu hatalardan öğrenmek, hatalı olduğumuzda da kendimize le verip, kendimize şefkat gösterip yeni fırsat karşısında aynı hatayı yapmamaktır, zaten bu noktada 3 hakkımız olur eğer bu 3 hakkı değerlendiremezsek retro dediğimiz gezegen kavramı çalışır ve ve sen alttan dersi olan lise öğrencisi olarak yeni senaryoya geçiş yaparsın. Başa döndüğümde ıstırabın reçetesi de öz şefkattir.

Karma ile ilgili en önemli noktalardan biri de, oyundan çıkmak; özgürleşmek; çatışma ortamında çatışmayı bırakıp , ego meydan okumasından vazgeçip kendinizi bağışlamayı i dolayısıyla etkiye tepki vermemeyi seçtiğinizde özgürleşirsiniz. Kişinin çatışmalı, kinci hali onun sorunu olarak kalır ve her ne şekilde yaklaşırsanız bunu size geri dönüşü de aynı şekilde olacaktır. Bumerangı düşünün… Bumerangın hareketi sarmaldır , karma da böyle çalışır, lineer değil, viral şekilde eş zamanlılık, nedensellik bağlantısı ile… Eğer çevrenizde eş zamanlılıklar artıyor ve belirli işaretleri alıyor iseniz ve bu işaretler sizde bir anlama teşkilde diyorsa bilinki ruh ile aynı devinim içindesinizdir , karmadan dharmaya geçiş yolunda ilerlemektesinizdir, bunu haritalarda Kad ve Gad bağlantısından rahatlıkla görebiliriz ve emin olun ki hiçbirimize kaldıramayacağımız yük, sorumluluk, hayat eresi, karma ve dharma geçişi verilmez; sizin Kuzey Ay Düğümü hikayeniz tam size göredir. Sistem o kadar yüksek çalışmaktadır ki siz yorulduğunuzda Gad’da dinlenebilir hızlanmak istediğinizde Kad’ a geçebilir ve yola devam edebilirsiniz. Her ruh  karmadan dharmaya geçmek için dünyaya gelir , burada bu geçiş hikayesini deneyimlerler ki ruh dengeyi bulsun, bu noktada yükselişe ulaşmak için bütün karmaların yüzde 51 ‘i dengelenmelidir, önemli ama küçük bir not karma illaki geçmiş yaşamlarınızda değil bu yaşamınızdaki edimlerin sonucunu da getirir.

Edgar Cayce’in çalışmalarından birkaç örnekle devam edelim, geçmiş yaşamlarında birini bıçaklayarak öldüren bir adam bu yaşamında lösemiye yakalanmıştı;  bir başkası kansızlıkla mücadele ediyordu aynı sebepten dolayı…Bir başkası 8 yaşındaki bir erkek çocuğunun çözülemeyen yatak ıslatma sorunun altında yatan geçmiş yaşamlarında Salem’de cadı avcılığında , yargılama sırasında su altına bastırıp işkence edenlerden biriydi ; bu en derine gömülü suçluluk duygusunun kendini ortaya çıkarış şekliydi. Yüzmekten korkan bir kadının  gemi kazasında öldüğü yaşam hikayesi ortaya çıkmıştı. En zorda kaldığı süreçte özellikle yaşlı kadınların çevresinde belirdiğini ve sorunun çözülmesinde destek olduğunu söyleyen bir erkek hastanın yaşamlarının birinde eşinin ağır hastalığının son gününe kadar ona şefkatle davrandığı hikayesi ortaya çıkmıştı. Birbirlerini ilk görüşte tanıyıp birlikte olan bir çiftin önceki yaşamlardan savaşta birbirlerini kaybettiklerini ve bu hayatta birbirlerini buldukları hayat senaryosu gibi…Örnekler çoğaltılabilir, merak eden Edgar Cayce, Adler ve Jung okuyabilir…

İçinde zaman bulunduğumuz zaman bölgesinde karma- dharma süreci hızlandı, çoğumuz bir hayat içinde birçok senaryoyu yaşayıp tamamlayıp geçiş için daha donanımlı hale geliyoruz, bir çoğumuz olumlu ya da olumsuz sonuçları yaşamak için diğer hayatı beklemek durumunda kalmıyoruz; ilahi tecellinin çalıştığının göstergesi olan hayatları yaşadığımız bu zaman bölgesinde görüyor ve deneyimliyoruz ki Kova çağı mühürlerinin tümüyle açılması ile bu hız daha artacaktır.

Edimler ve sonuçları ile oluşan karma ile ya dünyadaki deneyimlerle dengeyi kurarız ya da tersi…İşte bütün bunlarla en ince ayrıntılarına inerek, ana hatlarıyla  içsel ve dışsal gezegenler, Retroları , Kad ve Gad göstergelerini kullanarak karma astrolojisi çözümleme yapar ve bu rehberlik dünya hayatı için ciddi bir konfordur.

Notlardan derlenerek…

 

 

Tutulmalar hattında iken, bireysel olarak kendimiz için yapabileceklerimiz arasında; 5 Haziran’ın üzerine 21 Haziran ve sonrasında 5 Temmuz özellikle son iki tutulma kardeş tutulma özelliği ile ön plana çıkarken, duygu dalgalanmalarını dengelemek için ay taşı, havlit faydalı olur. Bu ayın sonuna kadar özellikle hematit taşı hareketi destekleyecektir. İletişimi kuvvetlendirmek için yeşim taşı önerilir. Ay mantrası ve gayatri mantra dinlemek bu süreçte faydalı olacaktır. El Muhsi  ve Es Semi esmaları 5 Temmuz tutulmasının da etkilerine iyi gelecek niteliktedir.25-26-27 haziran günleri evde, çantada, cebinizde, oltaların ucuna ağırlık yapması için takılan kurşun parçalarından bulundurmak faydalı olur.

Sıfırlamak; Güneş tutulması 0 derecede oldu;  geriye dönük meseleleri kapatmak, yarım kalmışları tamamlamak, sürüncemede kalan mevzuları sonlandırmak 5 Temmuz’a kadar yapılırsa zaman kalitesine en uygun davranış olur. Yeni başlangıçlar için retro hakimiyetini en iyi bu şekilde değerlendirmeli.

Her iki tutulmanın yükseleninde Aslan olması liderlerin atacağı adımların, alacağı kararların Mars’ın zorlayıcı karesinin ardında, Koç’a geçip 21 Haziran Güneş tutulmasını tetiklemesiyle askeri konularda hareketlilik, sert önlemler, baskının, şiddetin, USA’daki gibi gösterilerin sertleşmesi, karşılığını bulmasını getirecektir. Buna Jüpiter ve Pluto kavuşumunu da eklediğimizde ,yılın ikinci yarısının ilk işaretlerinin sert olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Hafta boyunca Jüpiter ve Pluto kavuşumu var, güçlü yıkıcılık, sertlik, mutasyona uğramış virüs, bu hafta üniversite sınavlarının oluşu ve normalleşme sırasında doğal bulaşın artması, eğitime yansıması, liderlerin aldığı sert kararlar, Mars ile bağlantılı olarak çatışmaların artması, askeri hareketliliğin artışı olur. 2020’nin konusun olan sistemde söz sahibi olan güçlerin yıkılması ve sermayenin el değiştirme sürecinin de hızlanacağı hareket yeniden tetikleniyor. Büyük kurumlar, sistemler, yönetimler topta…

22 Haziran Pazartesi günü, 8.20 ‘de Neptün durağan pozisyona giriyor, 24 Haziran Çarşamba günü, 8.20’de geri hareketine geçiyor. Bulanık görüş, sisli hava , netleşemeyen durumlar, kuşkuda artış, yön bulamama, kendinden emin olamama , dağılma, çözülme etkisi aktifleşiyor, yaklaşık 5 ay sürecek olan Neptün retrosunun ana temaları bunlar.

24 Haziran Çarşamba, saat 10.20 ile 26 Haziran Cuma, saat 10.20 arasında Venüs durağan pozisyonunda olacak; ilişkilerde kısır döngü, çözümsüzlük olacağından net, kesin kararlar almayın. Sevgisizlik ve değersizlik algısı yükselecek , bu iki kavram üzerinde boş kuşkudan uzak durun. Para akışında sorun, beklenen paranın gelmemesi, ödeme dengesizlikleri olur, gereksiz para harcamaktan kaçının, para ile ilgili herhangi bir söz vermeyin. Venüs ileri hareketine geçiyor , gölgesi devam edecek, kendini toparlaması rahat 10 günü bulacaktır. İlişkiler konusunda en sağlıklı adımlar Merkür’ün ileri harekete geçmesiyle olur.

25 ve 26 Haziran’da  Mars’ın Scheat hattına girip Ay düğümleriyle sert açısı, 27 Haziran Mars Scheat kavuşumu, talihsiz bir etki ve bizi zorlayacaktır. Sert, üzücü olaylar, doğal afetler, yangınlar gibi… Koruyucu etkenler var ama az, bireysel önlem alınız. Ay düğümlerinin de işin içinde olması kader ve karma etkisini de belirgin aktifleştirdiğinden hayli dikkat edilmesi gereken günler…Ülke için,salgın hastalıkta artış, kadınların şiddet görmesi, acı çekmesi, halkım mental sağlığının üzerinde hayli olumsuz bir etki; hastaneler, hapishaneler, bakım evleri ile ilgili sorunlar, kısıtlar gündeme gelir.Gizli kapaklı işlerde artış olur, şanslıysak bazılarını ama hepsini değil 5 Temmuz tutulmasında görürüz. 10 Temmuz’da ülkenin Mars’ı ile karşıtlık yapacak olan Mars Koç sürecinde sertlikten ve askeri hareketlilik, özellikle sınırda görülecektir. Mars 28 Haziran günü 5.20’de Koç’a geçiyor. Geçer geçmez 21 Haziran Güneş tutulmasının etkilerini tetikliyor, yani biz bu tutulmanın etkilerini bugün itibariyle bariz bir şekilde yaşamaya başlayacağız. İnsan topluluklarındaki çatışma ve karşılığın yönetimlerce sertçe verilmesi hali artacak.  Aşırı risk, fevri hareket, düşünmeden hareket, bencillik ve bununla birlikte mücadele gücünün artması, cesaret isteyen işlerde başarı, yaşamsal gücün artması, bağışıklık sisteminin güçlenmesi gibi etkileri olur. Endirekt değil Mars Balık’taki gibi direkt  ve dışa dönük hareket başlayacaktır. Haritalarınızda Koç hangi bölgeye düşüyorsa bu ev konuları hareketlenecek. Mars Koç retrosunu da yaşayacak olduğumuz eylül ekim aylarına olumlu yatırım yapabilmek için öfke kontrolüne dikkat ediniz.

Kad İkizler ve Gad Yay etkisinde eğitimde değişikliklerin olacağını, her zaman olanların dışında bir çizgi göstereceğini söylemiştim, Mars Koç ile birlikte hız kazanacaktır.

Ay Sirius kavuşumu bu ay bir hayli farklı, Merkür Dziban ile kavuşumda iken Ay Merkür el ele verip Lilith’ten kare alacaklar. Dziban çakal yıldızıdır, Sirius’u kollarken her türlü zararlı da olabilecek eylemi de gerçekleştirebilecek garip etkileri olan bir yıldızdır. Lilith karanlığın gücüdür. Hissediş, düşünüş, niyet ve söylemlerimiz yıkıcı, zararlı, yıpratıcı olur ya da bu tarz kişi ve durumlarla karşılaşabiliriz, dolayıyyla susmak altın değerinde; bir aya yayılan etki; ne söylediğini duy diyor sistem bize…

Pazartesi sabahı ne söylediğinize dikkat edin, öğleye kadar etkili, kaderinizi etkileyecek sözler de duyabilirsiniz. Salı günü 13.50 -15:33 saatleri arasında Ay Yengeç burcunda ve boşlukta; Aslan’da olacağı süre boyunca sağlıksız ego baş ağrıtır. Perşembe günü 18.22’ye kadar Ay Aslan burcunda, bu saat itibariyle 20.06 ‘ya ay boşlukta verimsiz saatler, Başak burcuna geçiyor ve hizmet etmek, almak, fayda sağlama, analizci ve eleştirel yaklaşım ön plana çıkıyor. Cumartesi günü 23:01-23:16 arasındaki kısa boşluktan sonra Ay Terazi burcuna geçiyor. İlişkiler, denge kurmak, alma verme dengesi ve karmik etkiler gündemde…

Yıldızların rehberliği yolunuzu aydınlatsın.

Devrim Dayıoğlu

Oğuzhan Ceyhan Ekolü

Sayfa 1 / 2
 

Bize Ulaşın!

E-Mail: mail@devrimdayioglu.com

 

Mail Grubumuza Üye Olun

Devrim Dayıoğlu en son haberleri için üye olmanız yeterli.