Kuyruklu yıldız; Yunanca “kome” (saç) kelimesinden türeyen “kometesler” yani “saçlı yıldızlar” dır, aşağı yukarı 4,5 milyar yıl önce oluşan Güneş Sistemi’nden arda kalan buz kayalarıdır. Yörüngeleri, güneş sisteminin en soğuk ve karanlık köşelerinden, Güneş’in yakıcı sıcaklığına kadar uzanır ve Güneş’e göre ters yöndedir; çoğu, Neptün’ün daha ötesinde bulunan Kuiper kuşağından ve Oort Bulutu’ndan gelmektedir. Kuyruklu yıldızlar üç bölümden oluşur; çekirdek-saç-kuyruk. Kısa ve uzun dönemli olmak üzere iki gruba ayrılır; kısa dönemli kuyrukluyıldızların yörünge dönemleri “200 Jüpiter Kuyrukluyıldız Ailesi” olarak bilinir,  zamanla kuyrukluyıldızın yörüngesinin değişmesiyle  güneş sisteminin dışına fırlatılmasına ya da Jüpiter veya Güneş ile çarpışmasına neden olur. Kısa dönemlilere örnek olarak Halley (dönemi 76 yıl), Tempel-1 (5.5 yıl), Encke (3.3 yıl), Wild 2 (6.15 yıl) kuyrukluyıldızları verilebilir.Uzun dönemli kuyrukluyıldızların yörünge dönemleri ise 200 yıldan daha uzundur ve bunlar Oort Bulutu’ndan gelmektedir. Bu türden kuyrukluyıldızlara örnek olarak Hale-Bopp kuyrukluyıldızı (4 bin yıl) verilebilir. 

Kuyrukluyıldızlar içinde en iz bırakanı Halley Kuyrukluyıldızı’dır. Halley’e ait gözlemler, en azından Çinlilerin kayıtlarına göre M.Ö 240 yılına kadar dayanıyor ve 2000 yıldan fazla zamandan beri her perihel geçişte izleniyor. İngiliz astronom olan Edmond Halley’in zamanına kadar, kuyrukluyıldızların iç Güneş Sistemi’ne geçici olarak uğradıkları sanılıyordu; bunların, periyodik yörüngeler üzerinde hareket etmiş olabileceklerini kimse ciddi olarak düşünmemişti. Halley, Newton’un çekim kanunu ve gezegen yörüngelerini kullanarak bazı kuyrukluyıldızların yörüngelerini hesaplamıştır.  1986 yılında görüldüğünde büyük heyecan uyandırmıştı, kıyamet habercisi olarak görülen Halley, o günün Türkiye’sinde de dikkatleri gökyüzüne çekmiş, hatta Hüseyin Rahmi Gürpınar’ın Kuyruklu Yıldız Altında Bir İzdivaç romanında olduğu gibi eserlere de konu olmuştur. Halley kuyrukluyıldızının 76 yıllık bir dolanım serüveni bulunuyor, ziyaret edeceği en yakın tarih 2062 yılında gerçekleşecektir.

Eski çağlarda, kuyruklu yıldızlar felaket habercisi, majör bir etki, büyük bir insanın doğmasına işaret, çok büyük bir olayın gerçekleşeceği,savaş ,salgın, yangın, patlama olarak düşünülürdü. Uğurlu sayan kültürlerin yanında uğursuz sayan yaklaşımlar daha ağırlıklı…

Yörüngeleri Dünya'yla çakıştığı için geçmişte Dünya'ya çarpmıştır ve gelecekte de çarpacaktır. Örneğin, 65 milyon yıl önce Meksika'daki Yucatan'a çarpan kuyruklu yıldız, Dünya'daki canlı yaşamın %75'ini yok etmiş, soru şu çarpması muhtemel olan bir kuyruklu yıldızın ne zaman çarpacağıdır !

Çinliler'in MÖ 300'e ait bir kitabında MÖ 1500'e kadar tarihlendirilmiş, 29 farklı kuyruklu yıldız benzeri gözlem ve bu yıldızlarla ilişkilendirilen çeşitli felaketlere dair bilgi yer almaktadır. "Kuyruklu yıldızlar habis yıldızlardır. Her zaman onlar güneyde gözüküyorlar, eskiyi silip yeniyi yerleştiriyorlar. Balıklar hasta oluyor, mahsuller tükeniyor, bozuluyor, imparatorlar ve halklar ölüyor, erkekler savaşa gidiyor. İnsanlar yaşamdan nefret ediyor ve onun hakkında konuşmak istemiyorlar."

"Bu göğe ait meşalelerle ölüm geldi. Onlar Dünya'yı bitmeyen bir ölü yakma ateşiyle tehdit ediyor. Çünkü semanın ve doğanın kendisi yaralandı ve insanların mezarları lanetlendi." (Marcus Manilius, Astronomica, MS 10-20)

Kuyruklu yıldızlar, büyük miktarlarda organik molekül içerir, bunlar Güneş sisteminin oluşumundan önce de vardı ve kaynağı, yıldızlararası nebuladır. sayısız mikroba ve birkaç kompleks türe bile yaşanabilir bir ortam sunarlar. İçlerinde, buz içinde uyumuş, donmuş ya da kayanın derinliklerinde çoğalabilen bakteri ve virüsler vardır. Bir kuyruklu yıldız, Güneş'e yaklaştığında Güneş rüzgarlarıyla, yüzey tabakasındaki buz; ısınır, yumuşar ve buharlaşır ve ilk formunu kaybeder, milyonlarca mil uzunluğundaki kuyruğundan; kaya, toz, su buharı ve atıkları çevresine bırakır. Nadiren kuyruklu yıldızın kuyruğu, Dünya yörüngesini izler. Bu kayalar, tozlar ve su buharı, Dünya atmosferine isabet ettiğinde, kayan yıldızlar şeklinde tutuşur. 1910'da Halley kuyruklu yıldızının kuyruğu, Dünya'nın yakınından geçerken milyonlarca parçacık atmosfere çarptı. Gezegene, kuyruklu yıldıza ait tonlarca parça yağdı. Ancak onlara bağlanmış olan küçük parçacıklar, bazı mikroplar ve viral partiküller yanmadı. Bunun yerine onlar, atmosferin daha üst parçalarının üzerine düştü ve hava akımları onları yavaşça sürükledi. Yıllar içinde havada asılı kalıp, zamanla yumuşak bir şekilde aşağıya doğru, yeryüzüne; okyanus, nehir, hayvan, bitki ve insanlar üzerine düştü ve bu tarihi izleyen 1918-1920 İspanyol  grip salgınının belki de tohumları bu geçişle atılmıştı ve uygun koşullar oluştuğunda ki bunu akabinde görülen Encke kuyruklu yıldızı da yapmış olabilir; savaşın sonunda 37 milyon kişi yaşamını kaybetti. Ölenlerin bir çoğu ise kurşunla değil, hastalıkla-vebayla ölmüştü. Halley kuyruklu yıldızı ve sonrasında meydana gelen salgın hastalıklar arasında, açık ve kesin bir bağlantı olmaması ile birlikte dolaylı bağlantı kurulabilir;daha olası aday olan Encke kuyruklu yıldızı, 16 haziran 1908'de Dünya'ya yaklaştı. Tekrar 27 Ekim 1914'de ve 1918'te de günberi noktasındaydı. Her yaklaştığında Encke, buz, kaya, toz döktü. Sayesinde Dünya atmosferi, yol yol boyanmıştı. Pek çok bilim adamı, Encke kuyruklu yıldızının büyük bir parçasının koparak Dünya'ya düştüğünü ve 1908'de Tunguska üzerinde patlayarak; yüzlerce mil içinde ormanların yerle bir olmasına sebep olduğunu söylüyor.

Washington'daki Armed Forces Institute of Pathology'den bilim adamları; 2005'de Alaska topraklarında donmuş bir şekilde korunmuş olan vücuttan, 1918'deki virüsü yaşama döndürdü. Gördükleri şey tamamen yeni bir virüsün, eski bir virüsle birleşerek; gen değişimi yapması sonucu oluşan, daha ölümcül ve patojenik bir grip virüsüydü. Onlar 1918 İspanya grip virüsünün gökten geldiğini ve ilk önce kuşları, daha sonra da insanları öldürdüğünü onaylıyorlar.

Sars, 8.384 insana bulaştı ve 770 kişi öldü. Çin, Hong kong, Tayvan ve Kanada'da görüldü. Bazı bilim adamları sarsın, insanlıkta doğal olarak geliştiğine inanıyor. Diğerleri ise onun bir hayvandan -tavuk ya da egzotik bir kuştan- insana geçtiğini düşünüyor. Fakat bir grup İngiliz bilim adamı, daha uzak bir kaynak öneriyor: Uzay..

İngiliz tıp dergisi "Lancet"e gönderilen bir mektupta, Galler'deki, Cardiff Üniversitesi'nden Chandra Wickramasinghe ve öteki bilim adamları, sars virüsünün dış uzay kaynaklı olup; Dünya'ya düşmüş olacağını ve salgının Çin topraklarında başladığını ileri sürüyor. Wickramasinghe: "Bu kesinlikle böyledir demiyoruz fakat bu teori yabana atılır bir teori değildir." diyor. Bu virüsün yeni çıkmış bir virüs olması, dış kaynaklı olma argümanını kuvvetlendiriyor. Teoriye gore; stratosferdeki virüs, ilk önce stratosferin ince olduğu Himalayalar'a düşmüş sonra da diğer komşu bölgelere ulaşmıştır. "Büyük salgınların alışılmadık yapıları, örneğin 1917-19'daki grip salgını gibi, bulaşma derecelerinin kolaylıkla açıklanamaması, epidemiyolojik modelde bir uzay olayını karakterize ediyor." diyor ve ekliyor:

"Bölgesel olarak kişiden kişiye bulaşma meydana gelmesine rağmen; hastalık, Dünya'nın çok geniş bir bölgesinde aynı anda gözüktü. Diğer taraftan da hastalığın, bulaşarak, yakın bölgeler arasında bile yayılması uzun zamanlar aldı.

Bu hal içinde bulunduğumuz zaman bölgesinde Covid-19’un durumu ile benzeşlik taşıyor.Salgın hastalıkları tetikleyen gökyüzü semboliklerine iklim değişikliği ile donmuş halde bulunan organizmaların uyanması ve bunun küresel boyuttaki etkisi açıklanabilir, ve önümüzdeki Atlas kuyruklu yıldızının bir hayli yakın bir şekilde geçecek olması salgın hastalık ve diğer felaketlerin de kuyruklu yıldızlarla olan bağını açıklayabilir.

2019 yılı Aralık ayında keşfedilen Atlas kuyruklu yıldızı  (Comet ATLAS C/2019 Y4), Güneş Sistemi içinde ilerledikçe parlaklığını arttırmaya başladı. Nisan sonu Mayıs başı gibi gökyüzünde çıplak gözle görülmesi beklenen kuyruklu yıldız parçalara ayrılarak parlaklığını azaltmaya başladı. Kuyruklu yıldız parlak yeşil renkte başladı yolculuğuna, 12 Nisan 2020 günü ise Atlas kuyruklu yıldızı parçalara ayrılmış olması daha büyük bir felaketten kurtarmış olabileceğimizin işareti… Bu durum aslında birçok kuyruklu yıldızın başına gelebilen bir durumdur. Güneş’ten oldukça uzakta soğuk bölgelerden gelen bu gök cisimleri Güneş’e yaklaşması sonucunda oluşan, ısıl ve çekimsel pertürbasyon etkileri nedeniyle parçalara ayrılabilmektedir.

Pluto ötesi konumlanma, eris efektini içine aldığından kadimlerden bu yana kuyruklu yıldızların parçalanmasından dünya atmosferinde felaketleri tetiklediğinden korkulduğu için beşer için hayra yorulmaz demiştim, diğer yandan manevi uyanış, atmosfere girerek insana yapılan bir uyarıdır, harici müdahaledir. 1-2 Şubat 2023 tarihinde dünyadan net görülen yeşil kuyruklu yıldız, en son 50 bin yıl önce bu kadar net yörüngeye girmiş ve bu girişinde atmosferde dağılmamıştı, bu seferde dağılmadı. Bir kuyruklu yıldız dünyada ne kadar net ve tam görünen etki de büyük olabilir. Kuyruklu yıldızların bu etkisi; tutuklama etkileri, tetiklenen takım yıldızı ve majör bir sabit yıldız ile daha belirgin hale gelir, dünya için yıkım, felaket senaryolarını gerçekleştirir. Betelgeuse hattından gelmiş olması ne kadar büyük bir felaket, sorun yaşansa da ardından iyileşme, olayların gerçekleşmesi sırasında koruma ve kadersel bir süreç olduğunun işaretçisidir. Bir fenomen olarak dursa da sistemde her paranın bir yeri, rolü olduğu düşünüldüğünde cometlerin daha incelikli takip edilmesi gerekir; Çernobil Halley sonrası, Atlas zamanında pandemi, yeşil kuyruklu Pazarcık merkezli 10 ilde yerde büyük felaket...Hala acısı devam eden, çözülmeyen sorunları ile gündem olan deprem bölgesi; dünyadan gelen yardım ile birlik bilincini yeniden hatırlattı, ülkemizde cesareti uyandırdı. Laf açılmışken sürdürülebilir yardım konusunda her türlü bağışın deprem bölgesine yapılması anlayışı devam ettirilmeli. Görünen kısmı ile yıkım, görünmeyen kısım ise uyandırma; dünya hayatı pathesis ile evrimleşen bir boyut...

2024 yılında bir ziyaretçimiz daha var; Tsuchinshan-ATLAS kuyruklu yıldızı , ilk insanların Afrika'yı terk ettiği M.Ö. 80 bin yılından yana görülmediği tahmin edilen bir kuyruklu yıldız dünyaya geri dönüyor. Palomar Gözlemevi tarafından 22 Aralık 2022 yılında yapıldı. Dünya’ya en yakın konumuna ise 13 Ekim 2024 tarihinde ulaşması bekleniyor. Şu anda ise, Güneş Sistemi içerisinde Satürn ve Jüpiter yörüngeleri arasında yer alıyor. Bu yaklaşım sırasında, ısınmadan dolayı herhangi bir parçalanma olmaması durumunda 13 Ekim 2024 tarihinde Dünya’ya en yakın konumuna ulaşacak. 28 Eylül-13 Ekim tarihleri arasında kuyruklu yıldızı izlemek için en iyi zaman olacaktır. Kuyruklu yıldız, Güneş’e Merkür ve Venüs gezegenlerinin yörüngelerinin arasında olacak kadar yaklaşacak. Bu yaklaşma mesafesi nedeniyle, kuyruklu yıldızın parçalanmaması durumunda oldukça parlak ve uzun bir kuyruk oluşturacağı tahmin ediliyor. Akabinde 2 Ekim’deki Venüs Akrep, Merkür Terazili tutulma ile etkilerini yaşayacak olduğumuz aşikar…

Devrim Dayıoğlu

26 Eylül 2022 saat 00.54’te Terazi’de yeniay gerçekleşiyor ve böylelikle Terazi mevsimine başlamış oluyoruz.

Eta Virgo takımyıldızında, Başak vurgusuna dikkat, Zaniahlı yeniay Venüs Başak ile Alkaid noktasında çalışır.Zaniah,           cennetin kapısıdır, göksel meleğin sol koruyucu; özü böyle olmasıyla birlikte yeniayda aldığı beşer  etkiler özellikle kimin ne dediğinin önemi üzerinde duranlar ve kolay manipüleye açık olanlar için yanıltıcı sonuçlar doğurur, cennetin kapısı 25 Ekim’de olur cehennemin kapısı… Neptün’ün tuzakları ve Jüpiter’in büyüten dengesizlikleri konusunda deneyimli ve uyanık olanlar , tutulma öncesi ilişkiler, hukuki  konular ve para akışının yönetimi konusunda, fragman niteliğinde olan bu ay içinde, idmanlı olarak daha az zararla ya da zararsız, en üst versiyon krizi fırsata çevirme aşamasında 25 Ekim Zubenli tutulma hattına girer.

Neptün görünen ve görünmeyeni farklı kılar, Zaniah etkisinde, kibarlığında, başarılı ve saygın formada gelenlere kör bakış ile kapılıp gitme, sonra uzunca sürecek düş kırıklıklarını getirir. Gereksiz her türlü harcamadan kaçınınız. Süregiden ilişkilerde kuşku artar, bazıları doğru çıkacaktır, ortaya çıkması 8 Kasım ve sonrası…Her ne kadar Terazi denge üzerine kurulu olsa da gölgesi yoğun çalışır , dengeyi kurmakta her zaman zorlanır ki Jüpiter zaten dengesizliği veriyor; özellikle haritasında Terazi vurgusu olanlar daha ön planda elbette, diğer bakış açısı ile her sorunun çözümü farklıdır, Terazi’deki göstergeniz  her ise onu büyütmek ve abartmak formül olabilir. Dengeyi sağlamak için bazen dengelerle oynamak gerekir ki sağlamlığı 8 Kasım’da ortaya çıksın. Bu aynı zamanda ülke içinde alt bantta yürüyen dengesizliğin de görünür olma yolundaki ilk işaretleri verir. Kadın hareketleri devam eder. 4. Evde olduğu için malum Rusya olmak üzere, doğudan göç devam eder, İran’da bu kervana dahil olmuş durumda…

Yükselenin ölümlü ikiz Castor’da olması göz rahatsızlıklarını, mide ve meme sorunlarını verir. Kontrolsüzlük olduğunda kaza ve yaralanmalara açıklık verir, zeka kapasitesi yüksekliği var, fakat Merkür retro ve Alkaidli, Pallas Yengeç’te; bu ikisi sağlıklı düşünme, sağlıklı kararlar alma noktasında yarı yolda bırakır. Diğer yandan elalemin ne dediği noktasında yeniay Terazi’si hedefte; akıl karışır, geçmiş devreye girer ve diğerlerinin ne söylediğinden Terazi evetler arasında paspas olur, büyük tuzaklama bu. Sınırları çizilmiş, geçmiş deneyimlerden sağduyu içinde ders çıkarabilen Terazi modu işin püf noktası.

Sosyal ilişkilerde yıkıcı eleştiri,yargı artar, güçlü olan güçsüz olanı ezer, gücünüze sahip çıkın. Zihin yönetimi her zamankinden önemli vesvese, kaygı artışı, duygu durum bozukluğu artabilir, mental rahatsızlıklar tetiklenir.

Hukuki konularda kesinlikle hak edilmişlikle sonuç gelir.

Bel bölgesi ve böbreklere dikkat, Hibrit tutulmaya kadar kontrol şart, yani 20 Nisan 2023’e kadar.

Ekonomi için yalnızca şu elle gelen düğün bayram !

Devrim Dayıoğlu

Tempus Astroloji Okulu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji Ekolü

Hamilelik süreci önce kadın için sonra aile için hem zordur hem de umut vericidir; sağlık riskleri de içerir. Bebek doğumu bir mucize örneğidir ve çok zordur, hangi yöntem olursa olsun. Anne için nefes alış sebebi ve şekli de değişmiştir artık. Bebek aileye geldiği andan itibaren kaotik yeni bir süreç başlar, aile bebeğe uyumlanmaya başlar. Uyumlanma süreci ailenin hazırlık kalitesine, ekonomik gücüne, mental düzeyine göre değişir.

Sabit kıran enerjisi de böyle bir şey; üstelik bizler 200 yıllık büyük döngüyü bitiren ilk sabit kıranı yaşadık, 20 yıllık klasik sürecin haricinde… Kova ‘nın klasik yöneticisi Satürn ve modern yöneticisi Uranüs’ün hegemonyasında bir sürecin en başındayız . Sert, en derin korkularla ile yüzleştiren, kesin, net ve aynı zamanda beklenmeyeni daha bir aktifleştiren, karmanın hızlı dönüşleri ile biletlerin hızlı kesildiği bir sürece uyumlanıyoruz. Yani kucağımızda yeni bir bebek var ve bu bek bizim bildiklerimizden değil. 21. 12.2020 doğumlu olan bu bebek kendinize çeki düzen verin vermezseniz ben zaten geliyorum tadında; 2021’ da 1 yaşın uyum zorluğunu hep birlikte yaşıyoruz ve üstelik bu iki yönetici hep birbiri ile kavgalı, zor doğumun zor bebeği; 2019 pandemi yılı malum; küresel salgın ve kapanma; dünyada ilk; bu bebek gerçekten güçlü…Muktedir… 2022’de yara sarma sürecinin ardından bebekle birbirimizi anlamaya başlayacağız, yılın ortası gibi ;orta noktalarımız oluşmaya başlayacak.

Ne demiştim; bebeğin doğumuna iyi hazırlanan , coğrafi koşulları uygun olan , mental olarak hazır olan yapılar ve daha önce temel bazı bedellerini ödemiş olanlar elbette bu yeniye uyumlanma sürecini daha az zararla atlatacak. Bizimki gibi; günlük de değil artık saatlik politikalarla yönetilen ve buna razı olan bilinç düzeyi ile ve geçmişten gelen bedellerin birikimi ile daha sancılı ve krizli geçirecekler.

Diğer yandan büyük resimde bu süreçlerin bilincinde olan, güce sahip, muktedir kesimin planlı ve alt bant girişimleri her zaman olduğu gibi burada da söz konusu; salgın ve aşı bağlantılı nüfus azaltma, yeni para düzeni versiyon senaryolar…Bu nasıl evrilip devrilip hep birlikte göreceğiz, uzun zamana yayılan bir yapılanma olsa da … Emin olmanız gereken tek şey şu; kalbin ışıltısı, sıcaklığı; sahip çıkın; yaşamın gücüne ve yaradanın varlığından emin olmanın güvenine…

Sevgiler

Devrim Dayıoğlu

Haftaya Nashira’lı Ay ile başlıyoruz. İyicil etkileri olan bir sabittir; güzel haberler almak, başarı ve doyum verir. Gökyüzünde hak edişle gelen iyi haberler alacak bir kısım şanslı kişileri temsil eden bu gösterge genela baktığımızda haberleşme ağının güçlü olduğunu, ani, sarsıcı, uyandırıcı haberlerin gündemde bomba etkisini yapacağını söyleyelim. Bu birilerine büyük fayda getirecek.

Bu sene başında uğraştığınız konuların beklenmedik bir şekilde gündeme gelmesi bu hafta olur.

Gayet sert ve sarsıcı etkilerin olduğu haftayı salimen geçirmenin tek çaresi sakin olmak.

Hafta başı gerilimin arttığı, Perşembe günü pik yapıp Pazar’a kadar etkisini sürdürecek olan ani, beklenmedik gelişmeleri; Cuma günü Ay Şiron ile kavuşum yapıp Güneş’i kareliyor ve Pazar günü de Uranüs ile kavuşum yapıp  hayli zor bu etkiyi yeniden tetikliyor; yangın, patlama, kazalara maksimum önlem, yola çıkacak olanlar arabalarını kontrol ettirmeliler, orta şiddetli depremler, gündemde vicdan yaralayıcı, sarsıcı haberlerle gelen oluşan gerilim, otorite ile çatışma, askeri konularda hareketlilik verir. Kalp krizi riski, yüksek tansiyona dikkat.

Riskten kaçınmak gerek, fevri hareketleri tetikleyen gökkubbe altında sakin kalabilmek ve düşünerek, mantıkla hareket eden bu enerjiyi doğru değerlendirmiş olur.

Merkür gölgede ve Neptün ile kareye gidiyor; imza attığını her sözleşme, anlaşmada çifte kontrol, dolandırılmalara dikkat; verilen sözler yerine gelmez, hayal kırıklıklarına dikkat.

Salı günü sabah saatlerinde koruma faktöründen faydalanıp saha sağlıklı işler yapılabilir.

27 Haziran Pazar günü Aslan burcuna geçen Venüs Mars’a doğru kavuşuma giderken ilişkilerde agresyona dikkat. Ani başlayan yaz aşklarının sonu kavga gürültü. Para piyasalarında agresif hareketlere dikkat.

Sevgiler

Devrim Dayıoğlu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji Ekolü

Hafta boyunca aktif konu denge sağlamak üzerine olacak, alma verme dengesinin kurulması, bu konuda yaratıcılıkla gelen değişik fikirler ve otoriteden destek almayı veriyor. Dolunay etkisinde başladığımız hafta boyunca daha önce göremediğimiz kör noktaları yakalayabiliriz yine de Neptün’ün sisli havasına dikkat…İlişkiler mercek altında olmaya devam edecek, bitişler, ötelenme gibi durumlar yaşanabilir.

30 Mart Salı günü Merkür Neptün kavuşumunda, yaratıcılığı, anlayışlı olmayı, empati kurmayı getirirken, odaklanma sorunu, madde kullanımının artmasını, bağımlılıkların tetiklenmesini, zehirlenmeleri, hadsizliği de verir. Olacaklar konusunda seçimler önemli. Bununla birlikte Venüs ile Satürn arasındaki destekleyici açı bazı belirsizlikleri netleştirmede faydalı olabilir.

31 Mart Çarşamba günü Satürn ve Güneş destekleyici açısı sağlam adımlar atmak açısından, otorite figürlerinden yardım almak için uygun.

4 Nisan günü Merkür Koç burcuna geçiyor. Cumartesi öğleden sonra Pazar sabah vakitlerine kadar Merkür Scheat kavuşumu yaşanacağından başta iletişim olmak üzere sorunlar baş gösterir. Kazalara karşı önlem alınız. Merkür Koç burcunda bodoslama, ben merkezli ve bencil yaklaşımlar hakim olacaktır. Daha kolay risk alıp daha az düşünerek hareket prensibi ile hızın getirdiği yanlışlara dikkat diğer yandan kışın ağırlığını atmak daha çok hareket, daha hızlı düşünmenin getirdiği metabolizma hızlılığı ile bahar detoksu faydalı olabilir.

29 Mart Pazartesi Ay Terazi’de, cesaret isteyen işler için ve hareket gerektiren işlerde adım atmak için sabah vakitleri uygun, öğleden sonra olumlu girişimlerde bulunmak,  sorunlara çözüm bulmak, ilişkilerde barış çubuğu uzatmak, dolunay etkisiyle sorun tespitini yapıp koruyucu açı olan Ay Jüpiter üçgeninden fayda sağlayabilirsiniz. Dikkat edilmesi gereken koruyucu açı varsa zarar da olacağı; temkinli hareket edin. Gece boyunca uyku düzensizliği olabilir, gece çalışanlar daha dikkatli olmalı.

30 Mart Salı Ay Akrep’te, Akrep’in ağır atmosferine açıları olumsuz etki ediyor; enerji düşüklüğü , kuşkuculuk artabilir bununla birlikte Merkür Neptün kavuşumu belirsizlikleri arttırır, yanlış kararlar almaya iter. Aldığınız kararların kalıcılığı söz konusu dolayısıyla bu aşamada deneyimlerine güvendiğiniz birilerinden rehberlik almanız faydalı olur.

31 Mart Çarşamba Ay Akrep’te, gün boyunca Ay’ın aldığı açılar pek iç açıcı değil, duygu iniş çıkışlarına açık bir gün, mantığınızın sesini dinleyip bu konuda destek almak daha faydalı olur.

1 Nisan Perşembe 9.00 ‘da Ay Yay burcunda, bu vakte kadar Ay boşlukta olacağından güne yavaş bir başlangıç daha güzel olur. Yay etkisi ile birlikte Akrep’in ağır atmosferi dağılır; daha hafif ve neşeli bir yönelim olur. Ay’ın açıları ile birlikte Güneş Satürn  destekli etkileri devrede, iyi değerlendirilmesi gereken bir gün.

2 Nisan Cuma Ay Yay’da, öğleyin 13.00 sularına kadar daha olumlu bir sinerji var, bu saat itibariyle agresyon, kazalar , tartışmalı durumlar kendini göstermeye başlar. Akşamüstü itibariyle yanılgıya, aldanmaya dikkat…

3 Nisan Cumartesi Ay Yay’da, 11.13’e kadar Ay Oğlak burcuna geçinceye kadar rutin işlerle uğraşmak daha hayırlı… Ay Oğlak burcunda iken yeniliklere açık olmak, olaylara farklı açıdan bakabilmek mümkün, olumlu sürprizler yaşanabilir. Akşam itibariyle iletişime dikkat kırıcı olabilir, kırılabilirsiniz.

4 Nisan Pazar Ay Oğlak’ta, çatışması bol bir gün… Agresyona dikkat. Çekişmeler yapıcı sonuçlar da doğurabilir dozaj önemli. Merkür Koç burcuna geçtiğinde bol çam devirme mevsimi de açılmış bulunmakta, bodoslama konuşmalar aktif…

Hızlı bir hafta, nihai sonuçlara ulaşmadan çifte kontrol ister.

Devrim Dayıoğlu

13 Mart Cumartesi günü 13.21 ‘de Markab sabit yıldızında bir yeniay gerçekleşiyor. Markab’ın ana teması üzüntü, keder vermesi, depresif etkileri tetiklemesi; içinde bulunduğumuz ekonomik zorlukları düşündüğümüzde mental düzeyde kendinize dikkat etme sorumluluğunuz var. Özellikle su ile ilgili kazalar olmak üzere kaza riskini de arttırıyor. Bununla birlikte kendi yarasına bakma cesareti olanlar için şifayı da verir aynı zamanda öngörü yetenekleri artar ya da açılır. Göremediklerinizi görmeye niyet edin mesela bu yeniayda…

Haritanızda Balık evi etkilenecektir, Balık burçlarının son dereceleri ve değişken burçlar da daha yoğun etki altında; şifayı yakalayacak olanlar su ve toprak burçları olur.

Dünyada aşırı yağış, su kazaları, tsunami uyarıları, helen yayının Ege’deki hareketliliği olabilir.

İlişkiler mercek altında; özelikler evlilikler ve uzun süreli birliktelikler ; beklenen, beklentinin olduğu noktada sorunun, hayal kırıklıklarının yaşanabileceği durumlar ve yanılgı, aldanmalar…Anlayışlı olmak, sınır çizmek, feda etmek, kurban olmak ya da kurtarıcı rolünde olmak; rollerin ve sınırların iyi çizilmesine ihtiyaç duyacaksınız.

Markab’lı yeniay bizi 28 Mart’taki Şironyen bir dolunaya götürüyor; dolayısıyla hali hazırda alınmış kararlar ve doğal bulaş sürecinde yayılım hızlı olur; alınan kararları tersine çevirebilir ; bu bize şunu söylüyor virüse karşı bireysel olarak kendi önleminizi almaya devam edin.

Yükselende Sirius etkisi, karşısında Vega; manevi olan ile maddi olanın dengesini içine bakarak ve içsel yaralarını şifalandırarak bul mesajını veriyor.Aynı zamanda hak edilmişliklerle ilgili verim alınmaya yönelik girişimler için yeni adımlar atılabilir.

Değişken koşulların hakim olduğu bir gökyüzü, kesin emin olduğunuz projelere yönelin.

Sevgiler

Devrim Dayıoğlu

Bütün hafta boyunca Neptün’ün düğümlere T Kare açısı belirsizliklere neden olacak. Emin olmadığınız hiçbir  şeye evet demeyin. Yön bulmakta zorlanabilirsiniz; ikilemde kalmak, yanılgı içinde hareket etmeye mecburiyet algısı, sonrasında hayal kırıklığı yaşatacak girişimlere dikkat. Dağılmışlık, odaklanamama gibi sorunlar dikkat isteyen işlerde çalışanlar için fazladan çaba demek. Sel, taşmış nehir kazaları, deniz kazaları olabilir, yani sudan gelen zarara dikkat. Bununla birlikte hormonal, nedeni  belirsiz rahatsızlıklar, kullanılan ilaçların yan etkileri, içki ve gıda zehirlenmeleri de gündemde. Tek yöntemi önceden tohumunu atmış olduğunuz, hareketi başlatmış olduğunuz işlerde dikkatli bir şekilde yürümek, bu hafta yeni girişimlerde bulunmadan bildiğin yolda yürümek.

Haftanın birinci yarısında özellikle 5 Ocak  Salı günü etkili Merkür -Pluto kavuşumunda manipülasyona ve obsesyona dikkat; bununla birlikte güç gerektiren kararlar almak , yüksek ikna gerektiren işler için  , kendi zihnini ve diğerininkini etkilemede Salı günü en uygunu; Cuma’ya kadar etkili…

7 Ocak günü Mars Koç burcundan çıkıp, Boğa burcuna geçiyor.4 Mart tarihine kadar Boğa’da; yükselen Boğalar için beklenen hareketlenme gerçekleşmeye başlıyor. Mars Boğa düşün, kendini garantiye al ve harekete geç prensibi içindedir. Zararlı pozisyondaki Mars’ın Ocak ayındaki hareketi beklenmeyeni bekle ve sert etkiler içeriyor. Deprem tetikçisi ve para piyasalarına dikkat… Esnek olmak önemli.

8 Ocak günü Merkür Kova’ya geçiyor; yılın ilk geri hareketini Kova’da yapıyor; 16 Mart’a kadar Kova’da;  farklı bir zeka, orijinal bakış açısı yakalamak açısından değerlendirilebilir yine de zorlayıcı; şöyle ki dengesiz ve somutluğu olmayan fikirler zihni fazlasıyla meşgul etmeye aday… Bununla birlikte sivri dilin hakim olduğu , agresif iletişim hakim. Kazalara dikkat.

8 Ocak’ta Venüs’ün Oğlak burcuna geçişi çıkar yaklaşımlı, pragmatik ,kuralcı, gelenekçi  ilişki tarzını hakim kılacak. Asık suratlılık daha hakim, gülümsemeyi her daim anımsayalım. Yatırımlar konusunda garanti arayışı ön planda ve dövizdeki düşüş kısa süreliğine olur. 1 Şubat günü Kova’ya geçiyor.

4 Ocak günü Ay  Başak’ta; güne Ay Mizar yıldızı, Güneş Vega yıldızı kavuşumu ile başlıyor; ikisinin alışverişi ve Vega’nın etkileri her ne kadar olumlu ise de Ay ‘ın dengesiz halleri, yanıltıcılığı söz konusu. Duygulara değil daha çok mantığın sesine önem vermek, dürtüsellikten uzak olmak gerekiyor. Öğle saatlerinde dengesiz ve belirsiz haller pik yapacak, kesin kararlar almayınız. Akşam vakitleri netlik için daha sağlıklı.

05 Ocak günü Ay Boşlukta iken güneş doğuyor; 8.42 ‘de Ay Terazi’ye geçiyor. Dengeyi kurmak için desteklendiğimiz ama bir o kadar da karışık inişli çıkışlı bir gün…Özelikle öğleden sonra ve iş çıkışı trafiğinde kazalara ve ev kazalarına karşı koruma olsa da önlem alınız. Akşam saatleri nispeten daha sakin…

6 Ocak günü Ay Terazi’de , mücadele isteyen bir gün; yorulmadan ve önünüzü görerek mantığınızın sesini dinleyerek günlük sorumlulukları yerine getirmek daha verimli. Öğleden sonra beklenmeyen, sevimsiz gelişmeler olabilir. Akşam vakitleri inatlaşma, meydan okuma, manipülasyon ağırlıklı bir etkileşim var, uzak durmak en iyisi.

7 Ocak günü Ay Terazi’de; güne sert açılarla başlayıp 9.20 ‘de Ay’ın boşluğa girmesiyle devam ediyoruz. Önemli bir girişim için uygun değil,  11.54’te Ay Akrep burcuna geçince koşullar daha agresif hale geliyor; bugün sürüncemede kalmış bir ilişkiyi bitirmek, bir işe nokta koymak, kestirip atmak için uygun. Ay’ın kapanma fazı da bu işleme destek atar. Gereksiz olanı bitir.

08 Ocak günü Ay Akrep’te; haftanın en uyumlu enerjisinin olduğu gün; Ay, Güneş ve Neptün’ün uyumlu açıları anlaşmayı, iletişimi kolaylaştırırken, maneviyatı da güçlendiren bir gün. Şifa çalışmaları, ibadet, diğerlerine yardım için uygun zaman kalitesi. Özellikle akşamüstü itibariyle…

9 Ocak günü Ay Akrep’te; hafta başına göre daha oturmuş bir enerji söz konusu, her türlü fazlalıktan kurtulmak için ideal bir sabah; misal diyete başlamak için…10.36  ile 14. 15 arası Ay boşlukta; bu saat itibariyle Ay Yay burcunda… Gün giderek daha hafif, destekleyici koşulların oluştuğu, iyimserliğin hakim olduğu, bilgi paylaşımının yükseldiği bir kalitede seyredecek. Bugün 2021 in geldiğinin farkına varabileceğimiz bir sinerji var.

10 Ocak günü Ay Yay’da; Ay balzamik fazda ve geçmişin bolca yad edildiği bir gün, kafa karışıklığına açık…Bırakılması gereken her şeyi rahatça bırakın, vedalaşın.

Yeni yılın ilk haftasında hızlı bir giriş söz konusu… Kolaylıkla olsun.

Sevgiler

Devrim Dayıoğlu