Sthenno, Euryale, Medusa ve 19 Kasım Caput Algol Tutulması

Gorgo’ları da doğuran Keto’dur.

Ünü büyük Okeanos’un ötesinde,

Geceyle gündüzün sınırlarından otururlar

İnce sesli Batı kızlarının yurdunda:

Sthenno, Euryale ve bahtsız Medusa;

Medusa ölümlüydü, oysa iki kızkardeşi

Ne ölüm bileceklerdi, ne ihtiyarlık.

Buna karşılık yalnız Medusa girdi

Masmavi yeleli tanrının koynuna

Bahar çiçekleriyle dolu taze çimenlerde.

Perseus kestiği zaman kafasını

Khrysaor’la Pegasos çıkıverdi kanından.

Biri deniz kıyısında doğduğu için,

Öteki elinde altın kılıç tuttuğu için

Almışlardı Pegasos’la Khrysaor adlarını.

Pegasos bırakıp davarlar anası toprağı

Havalandı gitti ölümsüzlere doğru.

Zeus’un sarayında oturur şimdi

Şimşekle yıldırım taşıyıp onun adına.

Hesiodos

 Phorkus ve Keto’nun kızları olan üç kız kardeşten Medusa’nın haricinde diğer ikisi ölümsüzdür, Euryale ve Stheno …Medusa güzelliği ile dikkat çeken, bunun belki de içten içe farkında olduğu için kendini Athena’nın tapınağında hizmete adamıştır ama bu güzelliğinin ve çekiciliğinin gerçekliğini örtmeye yetmemiştir. Athena’nın yavuklusu Poseidon’un tecavüzünden kaçamamıştır, nasıl Perseus’un kendisini katletmesinden kaçamadıysa… Algol Beta Persei- Kahraman takımyıldızının üstündedir zaten; burada dikkati çeken Medusa’nın başını alan ve Athena’nın organize ettiği bu görevi yerine getirenin kahramanlıkla ödüllendirilmesidir; oysa ki Perseus’un da miti oldukça karanlıktır. Kim kurban kim katil ! Net olan tecavüzcü ve mağdur; katil ve kurban birbirine bağlı bağımlı çalışır. Mevzu burada neye kahraman neye kurban dediğimiz , nasıl yaklaştığımızdır. Medusa erkek egemenliğinin ezdiği kurban kadındır; sözel yada yazılı kanunlarda tecavüzcüsüyle evlendirilen, öldürülen, kanun önünde tahrik unsuru varsayılması; aynı zamanda güzelliğinden kaynaklı kadın kıskançlığının ağır bedelini ödeyendir ve sonrasında yine bunun uzantısı kendisine yapılan büyü ile erkekleri taşa çeviren bir intikamcı olarak karşımıza çıkar. Töre cinayetlerinde lanetli soy karması olarak karşımıza çıkar günümüzde ya da kanunun başa çıkamadığı kendi tecavüzcüsünü öldüren kadın profili olarak… Ve elbette zamanlardan zamana aktarılan güzel ve alımlı kadınların çevresindeki hasetlik, düşmanlık, kıskançlık; çekici kadının kendi birlikteliği için tehlike ,tehdit olarak algılanması ve kötülenmesi, yargılanması şeklinde olabileceği gibi daha vahim sonuçlara da sebebiyet verecek ezeli bir rekabet ve düşmanlık…

 Dişinin tehlikeli olduğunda önemli katkı payı var bu mitin; Medusa güzel bir kadındı; yılan saçlı bir kadına dönmüş olması doğalitesinde var olan çekiciliği yok edememiş olduğundan kendisine çekilen ile göz göze geldiğinde taşa dönmesi ve özellikle erkeklerin bu konuda taşlaşması Freud’a göre kastrasyon anksiyetesidir. Odipyen yakınlık, Medusa travması olarak geçer. Medusa ‘nın bırakın güzelliğini doyasıya yaşadığı doğal halini, yılan saçlı en çirkin halinde bile çekiciliğini korumuş olması, kadın dominantlığını, cinselliğinin baskınlığını da verir. Bununla birlikte Medusa’nın yılan saçlı olması, mitin versiyonlarında yarısı yılan yarısı insan formunda canavara büyüyle dönüştürülmüş olması;bkz Şahmeran; yılanı kötüleyen, tehlikeli dişilikle bağdaştırılmasına destek alan sembolikler arasındadır; keza Adem ile Havva mitinde de baştan çıkan yılan olarak görülür ki yılan, bir uyandırıcı ve şifalayacıdır.

Şifadan devam edelim; Medusa’nın başının kesilmesi ile sol tarafından zehir, sağ tarafından panzehir akar; panzehir tarafından Pegasus; zehir tarafından Chrysar akarak doğar. Pegasus yolculunda olympos2ta ve gökyüzünde kendisine atfedilmiş yıldız ismi verilerek cennette yerini alırken Chrysar için aynı şeyi söyleyemiyoruz, Pegasus yükselmiş ve kanatlı bir at olarak yolunu bulmuştur; Khrysaor ise kanatlı bir yaban domuzu olarak tasvir edilir.  Athena’nın panzehir niteliğinde bu kandan bir parça kendine alıkoyduktan sonra sağlık tanrısı Asklepios’a armağan ettiğinden bahsedilir. Tıpı temsil eden yılan semboliği ve medikal deyim de  Medusa ile ilgilidir. Algol, alkolle ilgildir ve algoloji ile; ağrıbilimi dediğimiz fibrimiyoloji gibi nedeni belirsiz ağrılar, kas tutulmalar, kemik ağrıları, iltihaplanmaların getirdiği belirsiz ağrılarla uğraşan dal Medusa ile ilgilidir. Alkol bağımlığı, ağrılara çare arama yolunda ilaç bağımlığı, ötesi uyuşturucu bağımlılığı da Algol ile bağlantılı çalışır. Tıpla bağlantılı caput algol, çaput medusa terimi, karın altında venöz damarlarının belirginleşmesi ile ortaya çıkan görüntü yılan başlı Medusa ile bağdaştırılmıştır.

Medusa’nın dönüşüme uğraması genom teknolojisini geliştirmiştir; Algol’ün tetiklendiği zamanlarda bulunanilaçlar, virüsler üzerinde yapılan araştırmalar, dna, rna çalışmaları ve bunlar çevresinde gelişmeler içinde bulunduğumuz  covid ve sonrasında genetik çalışmalarının hız kazanacağını özellikle PLuto Kova sürecinde bu sürecin daha  belirginleşeceğini bize söylemekte…

Algol behanian yıldızlardan Sirius ile birlikte gökyüzünde kadir derecesi en yüksek ve yine sefirit; hatta üçlü yıldızdır. Bu yönüyle zaten kadimlerin maji, tıp,ritlerinde aktif kullandıkları bir yıldızdı; taşı olan elmas ve bitkisi olan hellebore ile yapılan çalışmalarda düşmanları korkutma, savunma alanı güçlendirme, kalkan gibi koruma , şifacılıkta iyileştirici özelliğinin yanında majiyle intikam alma, düşmanını alaşağı etme gibi konularda aktifliği vardı. Burada dikkat edilmesi gereken nokta şu sefirit yıldızlar artı ve eksiyi , karanlığı ve aydınlığı bir arada yaşatır, etkileri çifter çifterdir. Bazen bu eş  zamanlılıkla geleceği gibi önce hayır sonra şer ya da tam tersi olarak zuhur edebilir.

Buradan göklerdeki Algol’ün astronomik yapısındaki paradoksuna bağlayalım   sözü ve ne menem bir yapıyla karşı karşıya kalacağımızı daha net anlayalım. Algol  3 yıldızdan oluşur; kız kardeşler Euryale, Stheno ve Medusa;  İlk iki yıldız birbirini dönemli olarak örter; Medusa alfadır, Euryale ile yörüngeleri görünür, en arka planda en tehlikelisi ki güç, kudret anlamına gelen; Stheno vardır; dönemi yaklaşık olarak 2 gün 20 saat 48 dakika kadardır. İlk örten çift sınıflamalarında, benzer ışık değişimi gösteren çift yıldızların sınıfına Algol adı verilmiştir. 19 Kasım tutulmasında aydınlık kısmı aktif, panzehir kısmı zehir kısmının üstünde 6 saat kadar baskın bir şekilde örterek kısmi tutulma gerçekleşecek.

Algol türü örten çift yıldızlar, yaşamları boyunca birbirlerine çeşitli evrelerde madde ve enerji  aktarırlar. Normal koşullarda tek bir yıldızın evrimi onun kütlesine bağlıdır ancak böyle bir yıldıza madde eklemek ya da var olan maddeyi çıkarmak onun evrimini değiştirecektir. Algol sisteminde ise  ayrı ayrı özelliklerini belirlendiğinde, beklenen evrim durumlarının aksine, örneğin büyük kütleli yıldızın daha az evrimleşmiş olduğunu görürüz. Diğer yıldızın ise aksine daha küçük kütleli olmasına karşın daha çok evrimleşmiş olduğu görülür. Bu duruma gökbilimde Algol Paradoksu adı verilir.(bkz; Örten çift yıldızlar; Varol Keskin ) Algol paradoksu denilen yapının yeryüzüne yansıması ise zıtlıkların ardı ardına iç içe ve beklenmeyenin atak yapması şeklinde kendini gösterebileceğini söyler ki bu yanıyla uranyen bir yapıyı da andırmaktadır. Nitekim 19 Kasım Algol tutulması ile 16 Mayıs Algol ve algoloid tutulma birbirleri ile bağlantılıdır; Stheno dediğimiz yapıyı verir ve maalesef 16 Mayıs’taki tutulma daha kötücül ve sert ve daha karanlıkta kalmış olanları ortaya çıkarmaya aday ve satürnyen etkileri ile gündem yaratacak. 19 Kasım tutulmasında kare yapan Jüpiter Kova iken bu da hiç iç açıcı bir etki olmamakla birlikte 16 Mayıs tutulmasında düğümlere kare yapan ise Satürn Kova’dır. Koşulları daha sertleştirecek  bir yapıdır.

Zıtlıkları iç içe olan Algol incelenirken hem Venüs hem Neptün’ bakılmalı; Venüs’ün semboliği bilindiği üzere pentegramdır  ve pentegram düz ve ters olarak kullanılır , bu noktada da dualite karşımıza çıkmakta; aynı zamanda Neptün algoloji ile direkt bağlantılı olup, Algol’ün belirsizliklerini de bize açıklayan bir yaklaşımdır. Dualiteyi yoğun bir şekilde bu kadar içselleştiren, derin ve karmaşık bir yapının da elbette basit bir şekilde açıklanması mümkün değildir; hayatın tüm paradokslarını rahatlıkla görebilme yetisini verirken bunları yaşam içinde deneyimleten karmanın en zor ve sert etkilerini yaşatan; yaşam ve ölüm, karanlık ve aydınlık, sınır ve aşkınlık, tutku ve aldatma, delilik ve dahilik  gibi süreçler arasında dengeyi bulmanın ve hatalara açıklığı veren ve cezası çok ağır olan bir yıldız yapısıdır.

Bununla birlikte haritasında Algol’ü olan biri olarak Algol’ le ilgili bireysel anlamda algıyı değiştirmek isterim. Eğer kendi karanlığının dibine kadar inip, yüzleşmelerini yaşarsın ki sana bu gücü Algol verir; işte bu noktada aşamayacak zorluk kalmaz.Algol Boğa ve Akrep semboliklerini içinde barındırır; adanmışlığını ve feda ettiklerinin yerini değiştirdiğinde yeteneklerini kendin için kullanabileceğin bir platformda gerçekleştirme gücünü tutkuyla veriyor. Her harita biriciktir , her doğum haritasının akışı  birbirinden farklıdır ve harita bir bütün okuma ister; dolayısıyla yapılan analizler genel ve dünyayı, sistemin getirisi olan istatiki verilerin tekrarları üzerinde durur; bireysel hayatları ile ön plana çıkan çoğu başarılı ve mutmain kişinin haritasında olumlu ve maksimum etkiler yaşanmıştır.

Bu tutulma bandında kadınların yükselişini gerçekleştireceğine şahitlik yapacağız. Bu kadınların intikamı şeklinde kendini gösterir; sistemde olumu ve olumsuz, yapıcı ve yıkıcı intikam paradoksunu da çalıştıracak olan dominant kadınların erkek egemen kültürün araçlarını kullanarak, aynı silahla vurmak şeklinde gerçekleşirken şiddete şiddetle karşılık veren kadınsa sayısında artış olur; kadın liderler söz sahibi olmaya artarak devam edecek.

Tekrar genel bakışa dönersek; 19 Kasım kısmi tutulma ve süreci şu şekilde devam eder. Yarı gölgeli tutulma başlar , Dünya'nın yarı gölgesi Ay'ın yüzeyini örtmeye başlar; kısmi tutulma ile devam eder, Dünya'nın umbrası Ay'ın üzerinde hareket etmeye başlar.Maksimum tutulma görülür;  Dünya'nın umbrası Ay'ın en büyük bölümünü kaplar ve sona erer; Dünya'nın umbrası artık Ay'ı örtmüyordur. Penumbral tutulma sona erer. Dünya artık Ay'a gölge yapmaz. Bu, tutulmanın sonunu işaret ediyor. Dünyada Avrupa'nın çoğu, Asya'nın çoğu, Avustralya, Kuzey/Batı Afrika, Kuzey Amerika, Güney Amerika, Pasifik, Atlantik, Hint Okyanusu, Kuzey Kutbunda görülebilecek.

Tutulmanın başladığı ve terk ettiği alanlara bakıldığında sistemin tamamını ilgilendiren konular, halk toplulukları, yöneticiler, liderler ve para kaynakları , iklim krizleri, kıtlık, sağlık hastalık, mutasyona uğramış virüs, boğaz bölgesi rahatsızlıkları ve kanser, evlilikler, ilişkiler ,ortaklık ve borç hanesi önümüzdeki 18 aylık süreçte aktif olacak, sabit tutulma olduğu için daha uzun yıllara izini bırakmaya aday. Bu bir tetiklemedir; 2040’ta ortaya çıkacak olan yapının en zorlu, başlangıç süreçlerinden biridir; kova sabitkıranı ile başlayan; pandemi  ve ekonominin zora girmesiyle başlamış olan sürecin 2. perdesi ve bu oyun tekrarları olan , çoklu sahnelerden be çoklu perde açılışlarından oluşuyor.Zaten Algol yangın , salgın hastalık , deprem, isyanlar gibi büyük , felaketler habercisi olarak algılanmış ve bunu kanıtlamış bir yıldızdır; Tarot’da 12. Asılan karttır ,bu kartın en önemli ayrıntısı baş aşağı durduğunda başındaki haredir. Zorlukla gelen aydınlanmayı verir.

126 saros nosu ile 2002 Boğa’daki Ay tutulmasına,1901 ve 1920 Güneş Boğa tutulmalarına bakmak gerek…

Bu döngülerde başlayan, devri daim olan nedir; başlayan ve bitmeye mahkum olan ve bir anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğarak ilelebet var olacak olan? “ Geldikleri gibi giderler “; buraya dikkat ! Türkiye Cumhuriyeti’ni hazırlayan koşullar 1920 ‘li tutulmalarla başlamış.

Önceki 2002 akabinde, tutulmalarda dünyada Işid’in El Kaide’nin kalıntılarından hortlaması; Saddam’ın sonunu hazırlayan Algollü tutulma hattı aynısıdır. Tangshan Depremi, 28 Temmuz 1976’da, öncesinde Algollü tutulma ve bu deprem sırasında Jüpiter Algol kavuşumu vardı, kayıtlara geçen 240.00 ölü; Trinity Nükleer Denemesi 9 Temmuz 1945 tutulmasının ardından 16 Temmuz ardından Mars Algol kavuşumunda yapıldı ve ardından yy ın felaketlerinden biri yaşandı; Hiroşima ve Nagasaki’ye atılan atom bombaları…Bu tutulma ile Taliban’ın cinayetleri Işid’den daha sert olacaktır.

Algol sabitinin izdüşüm yerlerinden en önemlisi İstanbul; boğazlar ve yere batan sarnıcındaki belirgin ters Medusa bunu simgeleyenler başında; bununla birlikte dünyada boğazlar, kanallar da aynı şekilde Algol etkisinde… Dolayısıyla sulardan gelecek tehlike, etki yalnızca İstanbul’u değil dünyayı ilgilendiren bir mevzu.

İstanbul’ göre tutulma 11.57 ‘de 19 Kasım Cuma Venüs günü, Jüpiter saatinde gerçekleşiyor. Yönetici Venüs sınır aşımında, Afrodit pozisyonunda Oğlak ‘ta ve Nunki sabitinde. Neptün retro Balık’ta, Markab hattında. 4. evde Algol tutulması karşıt evi 10. Evde algoloid olarak çalışmakta, paranlarda vurgulu, yoğun kökten derinlemesine etkili.

Covid ve türevleri artarken bulunan ilaçlardan belli kesimin faydalanması, fahiş fiyatların olması, halkın çoğunluğunun tepkisine neden olacaktır; bu dünyayı ilgilendiren ayrımcılığı peşine takan bir gündem maddesi; mutasyona uğrayarak ilerleyen virüsün Ocak ayı itibariyle yavaşlaması söz konusu, kardeş tutulma 16 Mayıs’ta yeniden sert yüzünü gösterir. Ülkemizde belirgin olarak ekonomik sıkıntıların içte sıkışan enerjiyi tetiklemesi ile halk hareketlenmelerine, isyanlara neden olabileceği gibi siyasi karışıklıktan kaynaklı kontrollü kargaşa ortamının olabileceği gerçekliği karşısında güvenlik önlemlerini arttırmak birincil yapılması gereken; su uyur düşman uyumaz; nereye yerleştirildiğini bilmediğimiz Afganlılar’a ve bunların kime ,neye hizmet edeceği noktasına vurgu yapmak isterim. Sıtmaya razı olma pozisyonunda daha derinleşen sorunlar ile korunması gereken birlik bilincidir. Sen ben çatışması ve her türlü ayrışma bu topraklarda yeterince acı, travmaya ve kayba neden olmuştur .İklim değişikliği gündemde , bunu manipüle edenler olması ile birlikte bir gerçeklik de ülkede yanlış tarım politikası ve katledilen doğanın bir geri bildirimi olacak elbette, su kaynaklarına dikkat ve besin fiyatlarındaki yükseliş bir dönem stok yapmayı gerektirebilir. Toplumun önemli bir kesimi açlık sınırın altında yaşamakta…Kadın cinayetlerinin artması, kriminal olaylarda artış zaten olmakta ve sertleşecek, Kadınlar ve kızlarımız korunmayı öğrenmek durumunda; maalesef gündüz vakitleri bile pek güvenli değilken bu iki tutulma bandında ortaya çıkabilecek tablo hayli kaygı verici. Muhalif partiler, meclis ile gündeme dikkat, şok edici, skandal gelişmeler artarak devam edecek, yalnızca ülkemizde değil dünyada suikastler olabilir. Doğal afetler konusunda belirgin olarak tutulmanın gözlemlendiği yerlerde seli volkanik patlamalar, depremler beklenir. İstanbul için 2022 itibariyle orta şiddetli deprem rüzgarı başlar. Uygulanan yanlış ve günlük politikaların kesin sonuçlarını özellikle ve yine dış politikada göreceğiz; kayıt dışı olanlar bir bir ortaya çıkacaktır. Üniversitelerde sular durulmaz. Yönetimde bir dönemin sonuna gelinmişken bu sonlanmanın sakince biteceğini beklemek saf dillik olur.

Tutulma sonrası 19.12- 4.01 2021 güneş tutulması ve sonraki 1 hafta-17.01- 2.02- 2.03- 2.04- 10.04-30.04 güneş tutulması- 16.05 Algol-Stheno ay tutulmasına dikkat. Bunların 1 öncesi ve 2 gün sonrasına dikkat ediniz; tutulma hattının tetikleyici günleridir.

Doğum haritalarında Boğa ve Akrep evleri birincil ve bunlara kare yapan Aslan ve Kova burcunun kestiği evler ev konuları; sabit burçların son dekanatları, Boğaların 11-20 Mayıs doğumluları; Aslanların 13-23 Ağustos doğumluları, Akreplerin 13-22 Kasım doğumluları, Kovaların 9-18 Şubat doğumluları ve yükselenleri bu burçlarda olanlar birincil, ilk dalga ,sert etkideler. Bununla birlikte birincil su ve toprak elementinde yine son derecelerinde doğanlar, herhangi bir göstergesi olanlar için daha avantajlı.

Sistem dualite üzerine kuruludur ve kaossal bir düzen vardır, Algol paradoksu düşünüldüğünde hiç beklenmeyen fırsatların da doğacağı durumlar elbette olacaktır. Her ihtimalde ne oluyorsa hayrımızadır. Dünya üzerinde eksi ve artı kutup sürekli bir çatışma içinde olmak durumunda ve bu çatışmanın getirdiği büyüme ve ilerleme ile evrim gerçekleşmekte, dolaysıyla sistem eninde sonunda dengeyi kurar, evrensel ve ruhsal yasalar bize hep aynı şeyi göstermiştir ve göstermeye devam edecektir. Şer ve hayırın iç içe olduğu zorluğun yanında kolaylığın olduğu bilincine en çok ihtiyaç duyduğumuz zaman kalitesi içindeyiz. Dünya üzerinde ne olaylar ne de felaketler son bulacak devri daim içinde olacak ve yanında her zaman umut var olacak. En karanlığın ardı her zaman güneş doğuşuyla sonlanır.

derlemeler eşliğinde...

Devrim Dayıoğlu

Oğuzhan Ceyhan Astroloji ekolü

 

25 Ekim haftasına Ay İkizler’de Belatrix kavuşumu ve sınır aşımındayken başlıyoruz. Aynı zamanda Venüs sınır aşımı hareketine devam ediyor. Merkür’ün prometik pozisyonu ,Jüpiter’in desteği göz önünde bulundurulduğunda, doğru iletişim şekli, doğru sözcükleri seçmek, atılan imzalarda çifte kontrol yapmak, emin olmadığınız konularda karar vermek yerine beklemeyi ve gözlemci kalıp daha bir emin olduktan sona harekete geçmeyi seçmek daha uygun; vat edilene değil, elinizdeki somut değerlere ve olana odaklanın. Piyasalardaki dengesiz hareket, dalgalanma devam edecek.

Pazartesi günü akşam saatlerin Ay Betelgeuse kavuşumu ayın sınır aşımında dolayı istenilen performansı vermez. Mars ile güzel açısını doğru değerlendirebilmek için sakin kafa şart; hezeyan içinde ve kurgudan yorgun zihinle hata riski yükselir.

İlişkilerde aşırı talepkarlık , dengesizlik sorunlara yol açar. Neyi, neden istediğinizin farkında olun.

Akrep güneşi aktifleştiğinden tutku, ihtiras, intikam dürtüsü giderecek artacak. Derinlerde olan, görünmeyene , karanlığa olan ilgi arttıkça ölüm korkusunu tetikleyen deneyimler de aratacak. Kasım ayında kopuşlar  ve bitişler acıtıcı şekilde gerçekleşecek. Korku frekansında değil sakinlikle , merkezli ve topraklanmış hareket prensibi daha bir aktifleştirilmeli…

Bülbül zihin neredeyse 24 saat konuşacak kadar aktif bir İkizler formuyla haftaya başladığımızdan sinirsel baskı yaratır; sakinleştirici bitkisel çaylar, nefes terapisi, nlp yöntemleri vs işe yarar.

Küçülen ay fazında olduğundan fazla olandan, gereksiz olandan kurtulma, bırakma, bilgiyi yayma aktifleştirilebilir.

Salı ve Çarşamba günleri yine sınır aşımındaki Venüs Neptün karesi ile, hayal kırıklığı, para kayıpları, dolandırılma, aldatılma aktif; Ay da sınır aşımında koruyuculuk az. Dikkat !

Cuma ve Cumartesi 18.00’e kadar Mars aneretik derecede, öfke patlamaları nedensiz yere, gereksiz, anlamsız tartışmalar, kazalar , sakarlıklar artar. Dengesiz bir sinerji dikkat.

Sütun astrolojisinin kritik günlerinden Satürn, Khambalia kavuşumlu Güneş karesi Cumartesi günü kesinleşiyor, pik noktadaki bu etki ile otorite ile restleşmemek, liderlerle kapışmamak, talept bulunmamak daha faydalı; sistemin kendisinde engeller zaten var olacak, yaşam enerjisi düşük olur, istek azalması olur. Kendinizi zorlayacak her türlü aktiviteden uzak durun. Kemik ağrıları, diz, diş sorunları yaşanır. Bol D vitamini ve kalsiyum alımı yapılmalı.18 .00 de Mars’ın Akrep’ geçmesi ile ne için cesur ve ataksın düşünerek hareket etmeli.

29 Ekim Cumhuriyet bayramı kutlu olsun; Türkiye Cumhuriyeti’nin doğum gününde ilerletim haritalar ile bakıldığında ilk madde ekonomi, ikinci madde içinde bulunduğumuz dönemin sona erdiği, üçüncü madde de askeri hareketlilik olarak sıralanabilir. Halkın üzerindeki baskı artmaya devam edecek malesef… Muhalif sesler karşılık verir, içsel gerginliğe dikkat., özellikle üniversiteler ön planda…Kasım tutulması bir nevi kırılma noktası; sonrası ise yoğun ve sert bir gündem veriyor. Salgın hastalık kış boyunca aktif, yine önlem alarak ilerlemek gerekiyor. Aynı zamanda özellikle sel ve fırtınanın daha çok olacağı bir kış söz konusu… Uluslararası arenada sorunlar büyür.

Devrim Dayıoğlu

 

 

20 Ekim günü saat 17.56 27 derecede Al Pherg sabitinde Koç dolunayı gerçekleşecek, Güneş Arcturus ve Mars Spica ile kavuşumda iken Peacock üzerinde Terebellum hattını zorlayan Pluto’dan kare açılı;  Lucita Fortuna Fortunarium’lu Jüpiter ile şansın şansı olan üçlü kader yıldızından destekli, Sarin kavuşumlu,Afrodit pozisyonunda ve sınır aşımında Venüs Yay’lı; Prometik ve Windemiatrix’li retrodan yeni  çıkmış gölgede ve Şiron karşıtlığında Merkür’ü ile bizi hayli zorlayacak bir dolunay…

Al Pherg Balık takım yıldızında olduğundan olanlar çifter çifter ve her seferinde kendi içinde değişkenleriyle yinelenir. Kaygan bir zemin söz konusu…

Dolunaylarda dişil enerji artar ve kaotik yapı belirginleşir; Mars etkisinde bir dolunay olduğu için kadınların daha çok dikkat etmesi gereken 3-4 günlük bir süre. Kadın dominantlığını aktive etmesi ve devamında gelen Algol ile kadınların seslerinin yükseldiği duymaya başlayacağız ve elbette bedeli olacak.

İlişkilerde dengesizlik, aşırı talepkarlık, yanılgılar, aldanmalar, aldatmalar, toksik ilişkiler zarar verir. Sen ben kavgası evliliklerde, uzun ilişkilerde artar. Boşanma davaları daha şiddetli geçer. Ortaklı işlerde çatışma artar.

Skandal haberler, kamuya mal olmuş kişilerin kirli dosyalarının ortaya çıkması, magazin ayağında ünlülerin haberleri, mahkemelik durumların artışı.

Hayli gergin bir atmosfer, yolda, trafikte, hayatın her alanında agresyonda artış…

Atılan imzalara, verilen ve alınan sözlere dikkat. Güven vermeyen atmosfer devam ediyor.

Ani değişen hava koşulları, denizlerden gelecek tehlike, kaza, besin zehirlenmeleri, ani yağışlar, sel tehlikesi; artan immün rahatsızlıkları; malum covid vakalarının artışı.

Dış politikada Yunanistan ve İsrail üzerinden gelişmelere dikkat; sınırlarda özellikle Suriye’de gerginlik.

Ülke içinde hakim olan yönetimle muhalefet, muhalif sesler arasında çatışma, gerginlik artar; hayli karışık bir dönem; Kasım tutulmasına giderken gerilimi arttıracak yapıcı olmayan girişimlerle şaşırtıcı gelişmelere açıklık; sabitlenemeyen kur dalgası…

Mistik konularla uğraşanların dikkat etmesi gereken bir dönem, rüyalar aracılığı ile enerji ile kanca atanlar, düşük enerji ile gelen rahatsızlıklar oluşur. Jüpiteri’in koruyuculuğunun aktif olması avantaj yine de her tülü çalışmada koruma bandını yükseltmek önemli…

Bütün bunların yanında krizi fırsata çevirebilecek , buna destek veren, krize uyumlu çalışan doğum haritalarında da yüksek fırsatlar, şanslar doğabilir elbette gerekli mücadele verilirse; dolunayda başlayan bir girişim her zaman krizli olmaya açıktır.

Jüpiter’in bu kadar açık destek ve koruyuculuk verdiği gökyüzünde olacakların zorlayacağı kesin.

Dolunayın ardından 4 Kasım süper yeniay ve 19 Kasım Algol’de mikro dolunayda Ay tutulması yaşayacağız. 20 Ekim itibariyle tutulma türbülansına girecek oluşumundan; yaşadıklarınız ile ilgili sıkı bir gözlem içinde olmak, neye evet neye hayır dediğiniz, kimlerle neler yaşadığınız daha bir önem kazanıyor. Genel olarak olan bitenin daha üst seviyeye çıkacağını bilerek riskli adımlardan kaçınmak faydalı…

Devrim Dayıoğlu

 

11 Ekim Pazartesi günü Ay Yay burcunda; haftanın sinerjisi; Ras Alhague sabiti kavuşumu ve Neptün karesi ile şifa bulacağım derken ilaç zehirlenmelerine, yanlış teşhislere karşı dikkat sinyali veriyor. Aynı zamanda ilişkilerde toksik duygu ya da günlük hayatta yanlış anlama, anlaşılmaya neden olacak zehirli düşünce ve getirisi iletişime de dikkat.. Değişken ve kendini tekrarlayan sorunlar, koşullar bu hafta aktif. Ay Pazartesi, Salı ve Çarşamba sınır aşımında; değişkenliğe abartılı, dengesiz etkiler de eşlik ediyor. Sınır nerede bitiyor , nerede başlıyor, iddialaşmalar, had bildirmeler ilişkilere yansır.Aynı zamanda Pazartesi günü kısa bir süre sonra Ay’ın boşluğa girmesiyle ve Satürn durağan pozisyonuyla önemli girişimler askıya alınmalı…

Satürn durağan pozisyonda, zor bir gün ve haftaya da damgasını vuruyor; resmi işlemler için uygun değil. Ast üst ilişkilerine dikkat. Otorite konumundaki kişilerden talepler red yer, boş çaba gereksiz. Sistem ve zaman gezegeni olduğu için haftaya daha çok rutin işlerde ve yavaş yavaş ilerlemek mottosuyla haftaya başlamak en iyisi. Salı sabah saatlerinde Satürn ileri harekete geçecek fakat gölgesi devam ediyor; bu hafta koşulları çok zorlamamak gerekiyor. Çeşitli engeller , gecikmeler devam eder.

11 Ekim haftasında , 17 Ekim Pazar günü dahil olmak üzere Venüs’ün sınır aşımındaki pozisyonundan kaynaklı ve Afrodit Venüs olması; Cuma, Cumartesi ve Pazar günü Antares ile kavuşumu ile ilişkilerde aşırılık, hükümranlık, sertlik, abartılı talepler, geçmişin hesabının masaya yatırılması aşamasında agresyona ve para piyasalarının dengesizliği gündemde…

Hafta boyunca tırmanan bir gerilim var; Pluto Güneş karesinin etkisi Pazar günü pik yapacak. Hafta Satürn S ile açılıp Pluto Güneş karesiyle kapanacak. Sistemle kavga etmenin, şikayetin, oldurmaya çalışmanın anlamı yok. Didişmek, itiş kaış, agresif davranışlar , iddialaşmalar, Pazar günü ciddi bir manipülasyona ve yıkıcılıkla devam edecek. Erkeklerin zalimliği, şiddeti, kriminal olaylar, mafya bağlantıları gündem maddesi… Venüs Antares ile birlikte aileler ve kadınlar, aile içi şiddete dikkat… Alacak verecek davalarında adli olaylar…

Aynı zamanda Pazar günü Jüpiter de durağan pozisyonda; Pazartesi de aynı şekilde, özellikle Pazar günü Pluto karesinin yıkıcılığı ve sertliği karşısında sistemin koruması olmadığını, etik kuralların hiçe sayıldığı , sözsüz yasaların işlemeyeceğini, hak hukuk mevzunun çalışmayacağıını gösterir ; dolayısıyla tehdit, manüpilasyon, duygusal ve fiziksel şiddete karşı önlem arttırılmalı…

13 Ekim sondördün fazında Ay Pluto kavuşumu, agresiflik ve sertliğin, düşmanca ve art niyetli söylemlerin Algorab’lı Terazi  yeniayının enerjisini katlayarak aktardığını gösteriyor. Her türlü tartışmadan uzak durmakta fayda var.

Cuma günü Ay Jüpiter kavuşurken Güneş’ olumlu açıda yüksek koruma veriyor; bu koruma bandında Pluto Güneş karesine giriyoruz, demek ki temkinli olmak ve tedbir alarak hareket etmek gerekliliğini anlatıyor gökyüzü…

Cumartesi Ve Pazar günü, Spicalı Güneş’ e yazık oldu; Pluto karesinde , Antaresli Venüs ile performans göstermesi mümkün değil; yeter ki ilişkilerin gölge tarafı çalıştırmasın…

Dikkatli olunması gereken bir hafta…

DEVRİM DAYIOĞLU

6 Ekim 14.05 ‘te Terazi yeniayı Algorab sabitinde; Terazi’nin genel havasına ters kabalığı, gizli zulüm yapanları, yalanı, dolanı verir. İlişkilerde yıkıcılığı, erkeklerin kaba gücünü verir.Hayatın her noktasında kalıcı hazarlara neden olacak agresyon içeriyor;  Venüs’ün Toliman hattında olması ilişkilere bir kez daha dikkat uyarısı veriyor. Politik anlamda gerginlikler, restleşme ve iddialaşmanın getirdiği zarar, bunu ekonomiye yansıması gibi bir süreç; Algol tutulmasının ayak sesleri niteliğinde…Sağlık bandında böbrekler ve bel bölgesine dikkat, aynı zamanda ateşli hastalıkları tetikler zaten artışta. Kazalara karşı önlem alınız.

Sağlıklı iletişim de bir hayli zor; her türlü yanlış anlaşılma, zorlama, manipülasyon, iletişim araçlarının bozulması, engellenmesi şeklinde kendini gösterir. 10 Ekim’de Merkür Prometik retro pozisyonunda, kurnazlık ve yalancılık, dolandırıcılık yeniayın enerjisinin devamı şeklinde belirgin kendini gösterir; imzalara ve verilen sözlere dikkat.

Pluto  ileri harekete geçmek için durağan posizyonunda bir hayli tehlikeli bir konumda, önlem ve tedbir alınması gereken bir süreç; 20 Ekim’de yine Mars’ın tetikleyici ve sert etkilerinin hakim olduğu Koç dolunayına kadar büyüyecek olan bir sinerji; yol üzerinde Pluto’nun ardından Satürn’ün durağan olduğu 10-11 Ekim’ dikkat; bütün sistemi ilgilendiren sorunlar baş gösterir.17-18 ekim’de Jüpiter’in durağanı dengesizlikleri ile gelir.Aynı şekilde 18 ve 19 Ekim iletişime maksimum dikkat istiyor. Merkür durağan ve gezegenlerin gölgesinde sert bir Koç dolunayı…

Dengesiz ve abartılı hava koşulları dolayısıyla zaten kurmakta zorlandığımız dengeyi zorlayacak; özellikle okul çocuklarının bağışıklık sistemine dikkat.

Gökyüzü riski kaldırmaz; bir hayli tuzakların olduğu yolda yürümek ve yola devam etmek durumundayız.

7 Ekim Afrodit Venüs daha ateşli ve daha özgürlüğüne düşkün bir şekilde Yay burcuna geçecek; Jüpiter’in ileri hareketi ile talepkarlığı artan Venüs’le ilişkilerde dengeyi bulabilmek hayli zorlayıcı…

4 Ekim Pazartesi, Ay gününde, Ay Başak’ta; balzamik fazdaki ay ile koruyuculuk zayıf ayın etkileri güçlü. Bol korunma hem mental hem fiziksel bugün gerekli. Riskli işlerden, hareketten kaçının. Başak burcunun gölge etkileri aktif; aşırı eleştirel tavır,ayrıntılarda takılı kalmak zaten agresyonu yüksek enerjiyi körükler.Öğleden sonra farklı ve alternatif yaklaşım bu atmosferi dağıtmaya aday, akşam vakitleri yanılgılara, yanlış anlaşılmalara ve hayal kırıklıklarına açık.6 Ekim’e kadar bitirilmesi gerekenler üzerinde durmak daha uygun.

5 Ekim Salı, Mars gününde , Ay Başak burcunda; güne güçlü bir başlangıç yapıyoruz fakat tuzaklı gökyüzünde bu güç ve abartılı cesaret sonrasında istenmeyen sonuçlar doğurur. Daha küçük ve düşünülmüş adımlarla finale doğru gitmek en iyisi.14.00’ de ay boşlukta, rutin işlerle, bildik işlerle meşgul olmak en iyisi, dahası pasifize olmak. 15.40’da Ay Terazi burcuna giriyor. Ne söylediğiniz ve ilişkilerdeki konumunuz daha çok vurgu içeriyor bu saat itibariyle…Akşam agresifliklere ve tartışmalara açık bir atmosfer var, seçiminiz önemli.Pluto akşam vakitlerinde durağan pozisyona geçiyor; yıkıcılık, manipülasyon sertleşir ve dengesizleşir; 2 gün boyunca aktif.

6 Ekim Çarşamba, Merkür gününde; Ay Terazi’de; kapanan ay ile güne başlıyoruz; Pluto’nun pozisyonuyla zorlayıcı bir gün başlangıcı. Yeniay enerjisi de pek parlak olmadığından gün boyunca temkinli, riskten uzak geçirmekte fayda var. Yeniay ile marsiyen enerji hem mücadele gücünü arttıracak hem cesareti fakat bu sağlıklı bir cesaret değil, dolayısıyla düşünerek hareket etmeli, deneyimlerinizden fayda sağlayarak. Bağışıklık sistemini güçlü tutun.

7 Ekim Perşembe, Jüpiter günü; Ay Terazi’de; sert bir başlangıç var. Sivri dile, dengesiz iletişime dikkat. Tartışmadan ne kadar uzak o kadar iyi; boşa atış olur. Odağınızı daha çok kendi alanınıza çevirin. Ay Pluto arasında sert kontak yeniay enerjisi ile artarak güne damgasını vuruyor; 14.40’da Ay boşlukta iken sakin kalmakta faydalı ve rutin işlerde olmak daha uygun.17.22 ‘de Ay Akrep burcuna geçiyor. Venüs de Yay burcuna geçiyor; ilişkilerde sınırların zorlanacağı, kadının erkeği daha çok deneyeceği bir hat. Akşam gerginliğe dikkat. Pluto bugün ileri hareketine geçiyor.

8 Ekim Cuma, Venüs günü; Ay Akrep’te; Akrep burcunun sabitlerinin sertliği ile birlikte, Güneş Mars kavuşumunun pik noktası ile maksimum gerginlik ve Ay’ın tetiklediği Uranüs karşıtlığı gerçekten zorlayıcı bir günü işaret ediyor. İncir kabuğunu doldurmayacak mevzular büyür ve altında kalırız. Bu sebepten sakinlik çok önemli. Kazalara karşı korunun. Bugün sessizlik çok değerli.

9 Ekim Cumartesi, Satürn günü, Ay Akrep’te; dengeyi bulmanın zor olduğu br gün; iletişimde ne dediğiniz çok önemli, dikkat. Cesarette aşırılık ve manipüle gücü aktif olduğundan yanlış kararlar alma riski var. İlişkilerde geçmişten kalan mevzular masaya yatırılıp didik didik edilebilir ve pek sağlıklı sonuçlar alınmayabilir. Geçmişte yarım kalmış ilişkiler geri gelebilir. Ya da ilişkilerde tekrarlı sorunlar gün yüzüne çıkar.16.30 ‘da ay boşlukta , pasifize olmak daha uygun.18.24 itibariyle Ay Yay’da , akşam vakitleri ilişkilerde takıntılı tutkuya dikkat.

10 Ekim Pazar, Güneş günü; Ay Yay’da; Venüs sınır aşımında, aşırı talepkar ve tutku yoğunluğu ilişkileri zorlar.Ardından 17.30’da Ay da sınır aşımı pozsiyonunda olacak, dengeyi bulabilene aşk olsun.Prometik Merkür hattındaki merkür ile söylenene güvenmemek, aşırı ve abartılı söylemlere düşmemek gerektiği kadar, düşene karşı da uyanık olmak gerek. Kaypak bir zemin var iletişimde…Öğleden son açılar yumuşuyor , akşamüstü aşırı iyimserliğe dikkat, tuzaklı gökyüzü aktif.

Kolaylıklar

Devrim Dayıoğlu

Oğuzhan Ceyhan Ekolü

 

 

 

İleri hareketten retro harekete geçen gezegenlerin giriş retrosundaki 2 günlük durağan pozisyonu her zaman zorludur; katatonik enerjidir; gezegenin konusu, mevzusu ne ise hayata yansıyan noktalarında her şey durmuş gibidir; dolayısıyla gökyüzü kalitesinde de hiçbir özel ve önemli girişimde bulunmamak daha uygun düşer. Aynı şekilde çıkış retrosunda da 2 günlük durağan pozisyon olur bu girişe göre daha absorve edilebilir yine de zaman kalitesi durmakla ilgili olduğundan aynı koşullar geçerlidir. Hangi gezegen olursa olsun retroya girdiğinde hepimiz kendi kişisel haritaların vaadine göre uyumlanma süreci yaşarız; süresi değişkendir. Retro süreçlerinde yapılabilecek en iyi şey önünüze düşen yarım meseleleri tamamlamak, gerekirse vedalaşmak, gerekirse form değiştirip hayatınızda devam etmesine izin vermek… Bir gezegen retrosu burcu,açısı ve eviyle haritanızın hangi noktasını tetik alıyorsa bunu bilmek retro süresince rehberlik edicidir.

Merkür bugün ve yarın, yan, 26 ve 27 Eylül günleri durağan yani s pozisyonunda; hafta başına denk gelmiş olması önem taşıyan işler, görüşmeler, imzaları ertelemek daha uygun. Terazi burcunun konuları olan hukuk, alma verme dengesi, dengeyi sağlayabilmek, ilişkiler olduğu gibi terazi hesabın kedildiği burçtur; Satürn ve Jüpiter ; Pluto retrolarının devamlılığında birbirleri yapacakları kontaklar dahil edildiğinde çoğu hukuk davasının sonuçlandığını, yeni davaların açıldığını, kanunlar, hukuk, avukatlar ve bu düzenle ilgili geriye dönüşler, hesaplaşma, yüzleşmeler olacağını, ilişkiler, boşanmalar, yarım kalmışların bitmesi ya da yeniden canlanması, eski eşlerin, ortaklıkların gündeme gelmesi, geriye dönüşler, yeniden denemeler olabileceğini öngörmekteyim. Sözleşmelerde hak hukuk dengesi, hak paylaşımlarında daha vurgulu , yoğun gündem , hak edilmişliklerin yerini bulduğu bir süreç…Elbette Merkür işin içinde olduğundan iletişimle ilgili her konu topun ucunda; doğru sözcükleri seçmek çok değerli olacağından daha çok dinleyip az konuşmak daha avantajlı bir pozisyon sağlar. Aynı zamanda iletişim araçlarının yenilenmesi değil onarılması üzerinde durmak daha uygun. Merkür’ün en yakın gezegen olduğu ve dış yüzeyinin Güneş’ten yanmış olduğundan manyetik alanının daha güçlü çalıştığı akılda tutulmalıdır. bu sebepten Merkür retroları en etkili olandır.

Neden daha yoğun ve vurgulu; retro demek gezegenin geri gitmesi değil dünyaya yörüngesi itibari ile daha çok yaklaşması demektir; dolaysıyla bizle ro gezegenin manyetik etkilerini dünya hayatında daha yoğun algılar ve yanısıtır, yaşarız. Retro içe akan bir enerjiyi verir dolayısıyla etkisi de yoğundur. Retronun olduğu yer odak noktası oluşturur.

17 ve 18 Ekimde çıkış durağan hareketi ile Merkür Terazi retrosu bitiyor; gölgesini de dahil edersek 14 günlük bir süreçle yavaş yavaş kendini toparlar. Aynı şekilde Pluto’nun 6-7 ekim ve  Satürn Kova retrosunun bitişi olan s pozisyonu 10-11 Ekim günü gerçekleşiyor; bugünlerde  önemli hiçbir girişimde bulunmamak uygun. Pluto ve  Satürn kendini toparlarken Jüpiter de Merkür ile eş zamanlı olarak 17 ve 18 Ekim’de çıkış s pozisyonunda olacak ve ileri harekete geçecek; yani Ekim ayının 20 si itibariyle yavaş yavaş sistem hız kazanmaya başlayacaktır. Akan hızlı işleyişin nelere gebe olacağı ise başka bir yazının konusu…

 

20 Eylül haftasına Ay Balık’ta iken başlıyoruz; değişken haller, odak dağınıklığı, kaybolmuşluk algısı, belirsizlik, bunula birlikte yaratıcılığın getirdiği çözümler, olaylara değişik bakış açıları ile çözüm bulabilmek de mümkün…İkili ilişkiler Satürn’ün baskısından kurtulmuş vaziyette; Ay’ın desteği meram anlatmak daha mümkün; yine de doğru szöcükleri seçmek maharet istiyor; iletişim konusu tuzaklı…Ay dolunay öncesinde büyüyen fazda olduğundan Pazartesi günü yapılması gereken, olgunlaştırılması gereken her neyse adımları kocaman kocaman atmak gerekiyor. 21  Eylül 2.54 Balık dolunayı ile işler, güçler tamamlanma sürecine girecek.

Dolunay yazısını linki tıklayarak okuyabilirsiniz.

http://www.devrimdayioglu.com/index.php/hakkimizda/item/237-21-eylul-balik-dolunayi

21 Eylül günü Ay Koç burcunda; bugüne dikkat; dolunay enerjisi zaten kaotik ve dürtüseldir; üstüne Ay’ın Mars ile karşıtlığı düşüncesizce hareketleri, söylemleri, iyilik gibi görünen zarar verici hareketleri, gerginliği, kazaları attırır.Mars zaten farklı burçlarda Güneş kavuşumu ile çeşitli rahatsızlıkları tetiklerken, Ay’ın devreye girmesiyle birlikte gün içinde sakin kalabilmek çok değerli bir hal dahilinde… Bağışıklık sistemine dikkat.

22 eylül günü Ay Koç burcunda Şiron ile kavuşumda, baş bölgesi rahatsızlıklarına, ağrı, tansiyon, ateşli hastalıklara dikkat. İletişim bugün hayli zorlayıcı; manipülatif etkilere, baskıya açıklık var, kendi kararınız ya da niyetiniz mi emin olun. İlişkilerde gerilim tırmanırken aşırı zorlayıcı talepler ipleri koparabilir. Güçlünün güçsüzü ezeceği açılar hakim.Akşam 22.22 ‘ye kadar Güneş Başak’ın 29 derecesinden dolayı zaten kaotik bir etki var; bu saat itibariyle Güneş’in Terazi’ye geçmesiyle ve önümüzdeki yeniay ile birlikte Terazi mevsimi başlamış olacak. Hüznün mevsimi…Mars ile kavuşumu 1 aylık süreçte devam edeceğinden bağışıklık sistemine dikkat; gerginlik artışı, ateşli hastalıklar artar.

23 Eylül günü Ay Koç’ta, hala dolunay etkisindeyiz; Merkür ile karşıt huysuz bir Koç ayı ile , Pluton baskısında bir Merkür ve talepleri bitmek bilmeyen Afrodit Akrep Venüs’ünün Uranüs ile kavgası günü mayın tarlasına döndürmüş durumda. Nedir; herhangi bir iletişimi, ilişkiyi de bitirmek, koparmak için ideal bir gün. İlişkilerin ve iletişim sanamadan geçtiği bir gün.13.41 ile 15.40 arasında ay boşlukta; rutinde kalmak en iyisi; Ay Boğa’ya geçtiğinde daha topraklanmış bir sinerji var.Daha sakin bakış açısı mümkün, yine de temkin.

24 Eylül günü Ay Boğa’da; sabah saatlerinde engeller, kısıtlar, sorunlar söz konusu; akabinde Ay tetikleyici olarak öğle itibariyle ilişkileri sınamaya devam edecek; pimi çekilmiş bomba gerginliği bugüne taşınmış durumda… Seçimler belirleyici. Akşamüstü itibariyle sinerji daha keskinleşiyor.

25 Eylül günü Ay öğleden sonra 15.00 sularına kadar abartılı , dengesizliğin yanında buna tahammül etme desteği de geliyor. Yine de denge çok değerli… Çevrenizdekilerin tahammül sınırlarını zorlamamak gerekiyor. Aşırı yeme, para harcama, müsrifliğe dikkat. 15.00 itibariyle ikna edici iletişim ile bazı önemli konuşmalar doğru  sözcükleri seçerek yapılabilir. Bugün ve yarın sağlam dikişiler atmak için ideal, özellikle yarım kalmış mevzularda… Bugün Ay küçülen faza geçiş yapıyor, fazlalıkları bırakmak için uygun.

26 Eylül günü Ay İkizler’de; iletişim hem destekli hem da yavaş ilerleyecek; Ay’ın destekçileri çok iken yöneticisi Merkür durağan pozisyonda olacağından, söylediğiniz anlamını bulamayabilir, yanlış algıya  sebebiyet veren söylemler olur, bunu da iyilik adı altında yaparken anlamsız boşluklar oluşur iletişim halinde… Az konuşup çok dinlemek daha güzel.

Kolaylığın bol olduğu bir hafta olsun

Devrim Dayıoğlu

21 Eylül günü 2.54’de gerçekleşecek  olan Scheat kavuşumlu Balık dolunayı sel, deniz kazaları, doğal afetleri, sudan gelecek tehlikeleri, zehirlenmeleri işaret eder. Dürtüsel olarak şiddete eğilimi arttıran etkisi nedeniyle korum bandında olmak faydalı. Dolunay Scheat’ın tehlikeli etkilerini büyütecek, intihar ve cinayet haberlerinde artış olur; çocuklar ve kadınlar korunmalı…

Jüpiter’de şansın şansı dediğimiz Sadalsuud yıldızı, Spica’lı Merkür ile güzel bir görünümde ama Pluto’nun engeline takılıyor. Tuzaklı bir durum söz konusu; dolayısıyla dolunayla birlikte ortaya çıkan tablo konusunda temkinli olun, erken sevinmeyin. Son anda dönen işler hayal kırıklığı yaratır; bireysel haritalarda şans faktörü devrede… Mahekemeler, davalarda artış söz konusu.

Yükselendeki Giansar sabiti altın fiyatlarına dikkat diyor. Manipüle edilmiş piyasa koşulları söz konusu. İlaç ve besin zehirlenmelerine dikkat.

Mc yöneticisi Mars ile ikili ilişkilere, dava kayıplarına dikkat. İkili ilişkilerde aşırı talepkarlığın karşısında beklenmeyen, ani , sert tartışmalar olur.

Mars Güneş kontağını da büyüttüğünden bağışıklık sistemine azami önem gösteriniz.

Ülke içinde  yönetimde hareketlilik, aykırı seslerin artması, muhaliflerin sesinin yükselmesi, çıkarılan ek kararnameler, özellikle eğitim konusunda , içsel gerginlikler, çatışmalar söz konusu. Çocukların okul sürecindeki  hijyene ve bağışıklık sisteminin güçlü tutulmasına özen gösterilmeli.

Kolaylıkla olsun

Sevgiler

Devrim Dayıoğlu

 

 

Mars Terazi transitinde ateşli hastalıkların artması, salgının yayılması, gerginlik ve tartışmaların sebepsiz yere olması,kararsızlık,ikilemli durumların artması, kaçan fırsatlar, ülkede içsel gerginliğin artışı ,politikada sertlik hep gündemde… 22 Eylül’de oldukça kritik Scheat’lı dolunay, 26-27 Eylül Merkür Terazi durağanda; Güneş Mars kavuşumu ile birlikte hayatın her noktasında tedbir şart ve üstüne 30 Eylül ve 1 Ekim’de  Şiron ile karşıtlığı can sıkıcı,acıtıcı etkiler…İrade gücü, bağışıklık sistemi düşüşte olan Mars Terazi ile bu etkileşimler ile daha belirgin hale gelecek. Okullarda hastalık giderek tırmanır. 4-5-6 Ekim’de ani, sarsıcı, sert etkiler;dikkat. 14 ile 18’ i yine kayıp enerji söz konusu; hastalığa dikkat. 20 -23 Ekim tarihleri sert; çok dikkatli olmak gerekiyor. 29 Ekim’de kaotik, dengesiz yapı tümüyle ortaya çıkıyor. 30 Ekim’de Akrep burcuna giriyor.

Teselli edici olan Terazi sabit yıldızları genelde iyicil çalışır, elbette gökyüzünde Venüs Akrep’in pozisyonu burada belirleyici, az da olsa açılım sağlar. Yukarıdaki zorlayıcı tabloda koruyucu etkilerin olduğu günler,17.09; 27.09;7.10;9.10;15.10 en güzeli bu; değerlendiriniz.

6 Eylül haftasına Ay’ın balzamik fazında, kapanış evresinde giriyoruz. Ay Başak, Güneş Başak olunca kusursuzu yakalamada , aşırı eletirel, analizci oluş yaratıcılığı ketler. Zaten haftanın ilk gününde yeni bir işe başlamak, önemli ve yeni bir görüşme yapmak boşa atış olur. Ay korumasız ve güçlü; birikmiş işleri elemek, fazlalıkları bırakmak, işe yaramayanları eksilterek haftaya başlangıç yapmak en iyisi. Hesaplaşmalar, yüzleşmeler, yarım kalmış meseleleri salimen tamamlamak için ideal.

Manipülasyona ve baskıya dikkat; tutku gibi görünen tuzaklı hal, ilişkilerde kısıtlayıcı ve zarar verici nitelikte.

Güçlü olanın gücünü sergilemekte tuzaklı ve örtülü yollardan ilerleyeceğini bilmek faydalı olur.

Venüs Arcturus kavuşumu ile haftaya başlıyoruz. Geç ama sağlam gelen başarı, tatmin, doyum sağlamada etkili, Pluto engeli var; doğum haritaları belirleyici. Güzel gibi görünen sert deneyimler sonrasında can sıkar.10 Eylül günü ilişkiler ve para konusunda dikkatli olunuz. Kaotik ve sıkıntılı bir gün. Cumartesi günü Venüs Akrep süreci ile sert bir gündem söz konusu olacak; kış boyunca ekonomi ve ilişkilere dikkat. Satürn ve Uranüs ile yapacağı sert açılar ve Akrep burcundaki sabit yıldızlar ile zorlu sınavlar var.

7 Eylül, Salı günü 3.51’de Coxa’lı yeniay gerçekleşiyor. Ayrıntılı yazıyı linke tıklayarak okuyabilirsiniz.

http://www.devrimdayioglu.com/index.php/hakkimizda/item/233-7-eylul-coxa-li-yeni-ay

Yeni bir işe başlamak için 10 Eylül öğleden sonrasını bekleyin; öncesinde üzerinde düşünme, niyetleri keskinleştirme, içsel süreçle meşguliyet şeklinde olmalı; hilal fazı adım atmak için uygundur.

Bağışıklık sistemini güçlü tutun, aşılı ya da aşısız, temizlik kurallarına  uyun, bireysel önlemler aşmaya devam. Okulların açılış tarihi talihsiz bir gün; ayın karanlıkta kaldığı gün ve koruyuculuğun olmadığı zaman kalitesinde okulları açmak sonuçlarının pek hayırlı olmayacağınız gösterir.

 

 

 

Sayfa 9 / 19
 

Bize Ulaşın!

E-Mail: mail@devrimdayioglu.com

 

Mail Grubumuza Üye Olun

Devrim Dayıoğlu en son haberleri için üye olmanız yeterli.